24 Mart 2009 Salı

kilisede uyuyan adam....

adamla karisi her zamanki gibi kilisede vaaz dinlemeye
gidiyorlarmis.. ancak adam her seferinde vaazin ortalarina dogru uyuklamaya
baslarmis,o yüzden yerlerine oturmadan önce karisi çantasindan
bir çengelli igne çikartmis, bana bak adam.." demis.. "bugün de yanimda
uyuklarsan su igneyi artik nerene rastgelirse batiricam"
derken kilise toplanmis, vaaz baslamis.
biraz sonra kadin yana dogru basini bir çevirmis, kocasi uyukluyor.. kadin;
"benden günah gitti" diye igneyi çikarirken, papaz; "bu evrenı yaratan
kımdır?" diye sormus. tam o anda kadin igneyi batiriverince adam;
"tanrımmm"
diye bagirmis.. papaz gülümsemis, "adami uyandirdim" diye kadin da
gülümsemis...
vaaz devam etmis.. 5-10 dakika sonra kadin yine basini çevirmis,
adam yine uyukluyor...
bu arada vaaz devam ediyor.. papaz; "allah'in sizi duymasi için
ona söyle seslenmeniz yeter" derken,
kadin yine adama igneyi
batirinca,adam; "ey yuce tanrım!!" diye bagirmis... papaz yine onlara bakip
gülümsemis, vaaz devam etmis... -5-10 dakika sonra kadin kocasina
bakmis,adamin yine uyukladigini görünce;
"pes yani pes" diye ignesini çikartmis.. papaz da bu sirada ; ". peki havva
ikinci kez hamile kaldigi zaman adem'e ne demistir? "diye sorarken kadin
bütün gücüyle igneyi adama batirmis ve adam can havliyle bagirmis:
"bana bak yettı artık.. o elindekini bana bır kez daha sokarsan
yemın edıyorum tuttugum gıbı koparacagım ..

Hamdolsun...

Ateist bir adam bir gün ormanda geziyor ve etrafindaki güzelliklere bakiyormus. "Evrim ne özellikler yaratiyor!" diye düsünüp mest oluyormus. Birden arkasinda kocaman bir ayi belirmis ve onu kovalamaya baslamis. Adam bütün gücüyle kaçiyormus ama her arkasina bakista ayinin daha yaklasmis oldugunu farkediyormus. Dakikalarca süren bir kaçisin sonunda adamin ayagi yerdeki dala takilmis, ayi adamin üzerine atlamis, pençesini kaldirmis. Tam vurmaya hazirlanirken adam "TANRIM!!!" diye bagirmis.
Bir anda zaman durmus, ayi donmus, ormandaki nehir bile akmaz olmus. Bir anda orman kararmis ve gökyüzünden bir isik hüzmesi adamin üzerine parlamis. Çok derinden gelen ilahi "Yillarca bana inanmadin,yaratilisi kozmik bir kazaya bagladin, sana bu durumda yardim etmemi mi istiyorsun? Seni sevgili bir kulum mu saymaliyim?" demis.
Adam utanç içinde: Biliyorum bunca yildan sonra dindar biri olmayiistemem haksizlik,ama belki AYIYI dindar yapabilirsiniz." demis. Ses: Peki." diye karsilik vermis ve isik kaybolmus. Nehir tekrar akmaya baslamis.dönmüs. Ayi pençesini indirmis, iki pençesini de göge dogru çevirmis, ve konusmaya baslamis:
"Tanrim, senin rizkinla orucumu açiyorum, hamdolsun verdigin nimetlere."

23 Mart 2009 Pazartesi

Mahkeme soruları

Asağıdakiler mahkemelerde avukatlar tarafından sorulmuş gerçek sorulardan derlenmiştir. "Reha Muhtar'dan daha salakça soru sorulabilir mi?" diye bir soruyla karşılaşınca artık "evet" diyeceksiniz!..

"Uykusunda ölen bir insan, ertesi günün sabahına kadar bunun farkına varamaz, değil mi doktor?"

"En genç olan oğlunuz, hani şu 20 yaşında olan, kaç yaşındaydı?"

"Resminiz çekilirken orada mıydınız?"

"Yalnız mıydınız, yoksa kendi başınıza mıydınız?"

"Savaşta öldürülen kardeşiniz miydi, yoksa siz miydiniz?"

"Sizi öldürdü mü?"

"Çarpışma esnasında araçlar arasında ne kadar mesafe vardı?"

"Oradan ayrılana kadar, orada mı kaldınız?"

"Kaç kere intihar etmeyi başardınız?"

Soru: "8 Ağustos'ta mı hamile kaldınız?"
Cevap: "Evet."
Soru: "Peki o anda siz ne yapıyordunuz?"

Soru: "Üç çocuğunuz var, değil mi?"
Cevap: "Evet."
Soru: "Kaçı erkek?"
Cevap: "Erkek yok."
Soru: "Hiç kızınız var mı?"

Soru: "Merdivenler alt bodruma iniyor dediniz, değil mi?"
Cevap: "Evet."
Soru: "Peki bu merdivenler yukarı da çıkıyor muydu?"

Soru: "Bay ___, geçen yaz kusursuz bir balayına çıktınız, değil mi?"
Cevap: "Evet, Avrupa'ya..."
Soru: "Eşiniz de sizinle geldi mi?"

Soru: "İlk evliliğiniz niçin sona ermişti?"
Cevap: "Ölüm sebebiyle."
Soru: "Kim ölmüştü?"

Soru: "Şüpheliyi tarif edebilir misiniz?"
Cevap: "Orta boyluydu, sakalı vardı."
Soru: "Erkek miydi yoksa kadın mı?"

Soru: "Bugüne kadar kaç ölü üzerinde otopsi yaptınız, doktor?"
Cevap: "Bugüne kadar ki bütün otopsilerimi ölüler üzerinde yaptım."

Soru: "Bütün cevaplarınız sözlü olmak zorunda, anlaştık mı? Şimdi, hangi
okula gidiyorsunuz?"
Cevap: "Sözlü."

Soru: "Otopsiye başladığınız zamanı hatırlıyor musunuz?"
Cevap: "Akşam 8:30 civarında başladık."
Soru: "Bay___ o esnada ölü müydü?"
Cevap: "Hayır, sandalyeye oturmuş, neden otopsi yaptığımı merak
ediyordu."

Soru: "İdrar örneği verme imkanınız var mı?"
Cevap: "Kendimi bildim bileli yapabilirim."

Soru: "Otopsiye başlamadan önce Bay ___'in nabzına baktınız mı doktor?"
Cevap: "Hayır."
Soru: "Kalbini dinlediniz mi?"
Cevap: "Hayır."
Soru: "Nefes alıp almadığını kontrol ettiniz mi?"
Cevap: "Hayır."
Soru: "O halde siz otopsiye başlarken Bay ___ hala yaşıyor olabilir,
değil
mi?"
Cevap: "Hayır."
Soru: "Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz, doktor?"
Cevap: "Çünkü adamın beyni masamın üstünde bir kavanozun içindeydi."
Soru: "Yine de hasta hala yaşıyor olamaz mıydı?"
Cevap: "Evet, hatta şu anda bir mahkeme salonunda avukatlık yapıyor
olabilir."

22 Mart 2009 Pazar

MEMLEKETİM İNSANI ....................))))))))))))))))))))))

Yurdum insanları hani bazı olaylar, sözler, durumlar vb. vardır. bizim insanımızdan başkasına nasip olmaz. işte onlardan bazıları...


"nerelisin?" sorusuna cevap aldıktan sonra otomatikman "içinden mi?" diye sormak.
Amca, hala, dayı, teyze, görümce, kayınço, enişte, elti, bacanak, kaynana, kayınpeder, baldız, yenge, amcaoğlu, halaoğlu, dayıoğlu vb. gibi akrabalık terimleri.
Gelin-kaynana çekişmeleri.
Sigarayı çoraba veya kulak arkasına koymak.
Düğünlerde, eğlencelerde, toplantılarda vb. içip içip olay çıkartmak.
Kurufasulye-pilav-cacık, at-avrat-silah, devlet-mafya-polis, kavun-beyaz peynir-rakı, metin-ali-feyyaz, karpuz-peynir-ekmek gibi üçlemeler.
Yürüyüş veya dolaşma esnasında eline tesbih, değnek, sopa vb. almak.
Yabanci dil ogrenirken once kufurleri ogrenmek, yabancilara turkce ogretirken once kufurleri ogretmek.
Yolculuk esnasında yanındakine "yolculuk nere hemşerim?" diye sorarak muhabbete başlamak.
Çırak-kalfa-usta ilişkisi.
Büyüklerin yanında sigara içmemek, bacak bacak üstüne atmamak.
Mektuplarda "büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden" öpüp "kestane kebap, acele cevap" beklemek.
Kendini tanıttıktan sonra diğer yarışmacı arkadaşlara başarılar dilemek.
Japonları kastederek "adamlar yapmış abi!" demek.
Ortaokul ve lisedeki anı-hatıra defterlerine yazarken "bana kalbin kadar temiz bu sayfayı ayırdığın için..." diye başlamak.
"bizim askerdeyken bir çavus vardı" diye başlayan askerlik anıları.
Ütü ütülemek, su sulamak, boya boyamak, uyku uyumak, yangın yanması, ölü ölmesi vb. gibi dumur yaratan deyimler.
"geldiniz mi?" veya "siz mi geldiniz?" gibi gereksiz sorular.
"kim o?" sorusuna "ben!" diye cevap vermek.
Telefonu açan kişiye kendini tanıtmadan "orası neresi?" veya "sen kimsin?" gibi sorular sormak.
Neredeyse herkese, herşeye takma isim bulmak.
Misafir gelince hemen çay suyu koymak.
Paraları cüzdana veya cebe koyarken ataturk resimlerinin aynı tarafa gelmesine dikkat etmek.
Lokanta vb. gibi yerlerde masaları birleştirerek oturmak.
Büyüklerin "biz sizin yaşınızdayken" diye başlayan cümleleri...
Düğünlerdeki takı merasimleri.
Otobüs, uçak, hastane vb. gibi cep telefonu kullanmanın yasak olduğu yerlerde gizli gizli cep telefonu ile konuşmak.
Yüzsüzce rüşvet istedikten sonra abartıp "helal et" demek.
Bir işe başvururken muhtardan onaylı ikametgah, fotoğraf, nüfus cüzdanı sureti, noterden onaylı diploma fotokopisi, askerlik belgesi vb. gerekmesi.

kadın ve erkek atışırsa :)))))))

kadın: kişiliğimiz kullandığımız arabanın beygir gücü ile doğru orantılı olarak değişmiyor
erkek: sizin kişiliğiniz beraber olduğunuz erkeğin cüzdan gücü ile değişiyor

kadın: kırmızı ışıkta yanımızdaki arabanın bizden önce çıkması yada bir aracın bizi sollaması hiçbir şey ifade etmez
erkek: bizim için de çevremizde diğer hemcinsimizin sahip olduğu mücevherat veya üzerindeki pahalı giysi hiçbir şey ifade etmez

kadın: kas olacak diye bir zorunluluğumuz yok
erkek: selülitler olmayacak gibi bir zorunluluğunuz var ama...

kadın: aşık oluyoruz... korkmadan.
erkek: biz de oluyoruz... Azıcık ödümüz patlıyor ama sebep olanlar utansın

kadın: her sabah tıraş olmak zorunda değiliz.
erkek: valla ben tıraş olmayı ağda yaptırmaya tercih ederim şahsen.

kadın: biribirimizin ağzını yüzünü kırdığımız sporlar yapmıyoruz.
erkek: vahşi bakışlarla birbirinizin gözünü oyduğunuz kıskançlık, haset, çekememe sporlarıyla yeterince uğraşıyorsunuz.

kadın: hiç iki kadının silahla oynarken birbirini vurduğunu duydunuz mu?
erkek: hiç iki erkeğin "aman tanrım benim elbisemin aynısını giymiş" diye mahvolduğunu duydunuz mu?

kadın: horlamıyoruz
erkek: halt etmişsiniz, hatta hıçkırmıyor, geğirmiyor ve hapşurmuyorsunuz da. Yoksa siz insan değilmisiniz? Size afrodit diyebilirmiyim

kadın: az bildiğimiz bir şey üzerinde çok fazla konuşabiliriz.
erkek: yani çok konuşup hiç bir şey söylemezsiniz

kadın: birbirimize eşek şakaları yapma adetimiz yoktur.
erkek: çevrenizde ki diğer hatunlar hakkında senaryo dedikodular üretme alışkanlığınız var ama

kadın: tükürmeyiz
erkek: kırıtmayız!!

kadın: sanat eserlerinin % 90'ı kadınlardan esinlenilmiştir.
erkek: sanat eserlerinin % 90'ı erkekler tarafından yapılmıştır.

kadın: askere gitmiyoruz
erkek: hamile kalmıyoruz

kadın: kol saatimiz de aynı zaman da hesap makinası, takometre, barometre, termometre ve radyo olması gerekmiyor.
erkek: çantamızda ruj, allık, pudra, yedek çorap, ıslak mendil, vs taşımamız gerekmiyor.

kadın: doğum günü evlilik yıldönümü gibi özel günleri parmağımıza kırmızı iplik bağlamadan da hatırlayabiliyoruz
erkek: ütüyü fişte, yemeği ocakta, arabanın anahtarını kontakta unutmuyoruz. bunlar daha faydalı.....

50 bin lira

50 Bin Lira
Adamın biri ölmüş ve mahşergünü günah ve sevapları
hesaba çekiliyormuş . Derken hesaplayan melek
demişki : -Sizin günahlarınız sevaplarınızdan
çok az fazla geldi bir sevabınız daha olsa
cennete gideceksiniz. Adam uzun uzun düşünmüş ve
hesap eden meleğe demişki: -Ben 30 yaşındayken
bir dilenciye 50 binlira vermiştim demiş ve
melek bakmış amel defterine gerçektende doğru.
Tekrar tartmış ve günah ve sevapları eşit gelmiş ...
melek cennete mi yoksa cehenneme mi göndereceğini
Azrail'e sormuş demişki: - Bu adam 30 yaşında
iken dilenciye 50 binlira para vermiş , bu sevabı da
sayarsak adamın günah ve sevapları eşit çıkıyor ,
ne yapalım demiş?
Azrail de demiş ki;
VERİN 50 BİNLİRASINI ATIN CEHENNEMEEE!!!

Bir gün

Bir Gün
Yolcular uçağın yanında otobüsten inmişler.. Bavullarını
gösteriyorlar. Bir bakmışlar uçak şirketinin minibüsü
yanlarında durmuş. İçinden kaptan pilotla, yardımcı pilot
inmişler.Yolcular fena halde şaşırmışlar.Nasıl şaşırmasınlar.
Kaptan pilotun elinde bir beyaz baston. Kolunda üç noktalı
bant,yardımcı pilotun elinde bir köpek taşması.Tasmanın
ucunda bir köpek.Sağa sola çarparak öyle ilerliyorlar uçağa.
Günlerden bir nisan değil ama, "Şaka herhalde" demiş
yolcular, doluşmuşlar uçağa.Uçak pistte hızla ilerlemeye
başlamış. Yolcuların gözleri camda, uçak hızlanmış..
Yolcular endişelenmeye başlamışlar.Uçak daha hızlanmış.
Pistin sonu hızla yaklaşmaya başlamış.Uçak iyice hızlanmış.
Bazı yolcular paniklemiş dua etmeye başlamışlar. Uçak
son hıza ulaşmış. Bu arada pistin sonuna da ulaşmış.
10 metre sonra betonun bitip çimlerin başladığı gören
yolcular dehşet içinde çığlığı basmışlar.Tam o anda da
kaptan pilot levyeyi sonuna kadar çekmiş.Uçak tam pist
biterken tekerleklerini yerden kesmiş, havalanmış.
Kaptan pilot arkasına yaslanmış. Derin bir nefes
almış ve yardımcı pilota dönmüş:
-"Biliyor musun?" demiş,"Bir gün çığlık atmayacaklar ve
hepimiz öleceğiz!

Hırsız

Hırsız
Hırsız, gecenin yarısında bir eve girer.
Karanlık koridorda,yaktığı küçük el fenerinin
ışığında ilerlerken bir ses duyar,

-İsa seni izliyor!

Şaşkınlık ve korkuyla etrafına bakınan hırsız,
bir yandan da evdeki değerli şeyleri aramaya devam
eder.
Tekrar aynı sesi duyar:
-İsa seni izliyor!

Bu kez hırsız elindeki feneri çevrede gezdirmeye
başlar ve bir papağan görür.

-Bunu sen mi söyledin? diye papağana sorar.
Papağan:
-Evet, yalnızca seni uyarmak için, der.
Hırsız:
-Ne! Beni uyarmak mı! Kimsin sen? Adın ne senin?
Papağan:
-Musa, diye cevap verir.
-Musa? der hırsız, hangi salak bir papağana
Musa adını koyar ki!?
Kuş cevap verir:
-Bilmiyorum. Tahminimce arkanda duran Dobermana
"İsa" adını veren salak olabilir!

çapkın erkeklereee :)))

Erkek: Bana isminizi bagislar mısınız?
Kadın: Neden? Sizin yok mu?

Erkek: Ben bir fotografçıyım ve ne zamandır sizinki gibi bir yüz arıyordum.
Kadın: Ben de estetik cerrahım ve ne zamandır sizinki gibi bir yüz arıyordum.

Erkek: Sanırım sizinle daha önce bir kez çıkmıstık ya da iki kez?
Kadın: Sadece bir kez çıkmış olabiliriz, çünkü aynı hatayı ikinci kez yapmam!

Erkek: Nasıl bu kadar güzel olabiliyorsunuz!
Kadın: Sanırım doğarken sizin payınızı da ben almışım.

Erkek: Bu cumartesi benimle çikar mısınız?
Kadın: Üzgünüm, bu cumartesi başım ağrıyacak.

Erkek: Birçok erkeğin başını döndürüyor olmalısınız.
Kadın: Siz de birçok kadının midesini bulandırıyor olmalısınız.

Erkek: Sizi çok mutlu edebilirim.
Kadın: Nasıl? Gidiyor musunuz?

Erkek: Size evlenme teklif etsem, ne cevap verirdiniz?
Kadın: Bir sey diyemezdim muhtemelen, çünkü gülerken konuşamam.

Erkek: Sizi sinemaya davet edebilir miyim?
Kadyn: Ben o filmi gördüm.

Erkek: Hayatım boyunca neredeydiniz?
Kadın: Sizden saklanıyordum.

Erkek: Hayatım boyunca neredeydiniz?
Kadın: Hayatınızın geri kalanında da olacagım yerde,
rüyalarınızda.

Erkek: Sizi daha önce bir yerde görmüş gibiyim...
Kadın: Evet, o yüzden artık oraya gitmiyorum.

Erkek: Bu koltuk bos mu?
Kadın: Evet, ama oturursanız bu bosalacak.

Erkek: Ne isle mesgulsünüz?
Kadın: Kadın taklidi yapıyorum

yapıştım

bir gün bir bilim adamı yılbaşı nedeniyle hastaneleri gezip akıllanan delileri salmaya karar vermiş,bir sürü hastane gezmiş fakat hiç akıllandığına kanat getirilen deliye raslanmamış. en sonunda bir hastaneye gitmiş birde bakmışki bütün deliler zıplıyor. hemen onlarla ilgilenen doktorlarlara sormuş bunlar neden böyle zıplıyorlar doktor demiş bunlar kendilerini mısır patlağı zannediyorlar demiş. birde öbür tarafa bakmış bir tanesine zıplamadan yatağın üzerinde sabit bir şekilde duruyormuş hemen ona yaklaşarak sormuş sen neden zıplamıyorsun ben tavaya yapıştım demiş.

Berber

Bir rahip berbere gider. Saçlarını kestirir.
Berbere teşekkür eder ve borcunu sorar..
"Muhterem Peder" der berber.. "Siz
kutsal bir insansınız. Sizden nasıl para alabilirim.
Sizi tıraş etmek dükkanım için şereftir."

Rahip tekrar tekrar tesekkür eder ve gider.
Berber ertesi sabah dükkanı açmaya
geldiginde kapısında 12 altın lira bulur.
Birkaç gün sonra bir Budist rahip gelir
dükkana. Saçlarını kestirir, borcunu sorar.
Berber saygı ile eğilir: "Siz ruhani bir
lidersiniz.. Sizden nasıl para alırım. Sizi
tıraş etmek dükkanım için şereftir."

Budist rahip teşekkür eder gider. Berber ertesi
sabah dükkanı açmaya geldiğinde, kapısında 12
yakut bulur. Ertesi hafta bir haham girer dükkandan
içeri. Saçını kestirir ve elini cüzdanina atar..
"Sakin ha" der berber.. "Siz bir inanç
adamısınız.. Sizden nasıl para alırım ben.
Dükkanımın konuğusunuz.. Güle güle gidin.."
Haham gider.

Berber ertesi sabah dükkani açmağa gelir. Kapıda
12 haham vardır.

Ayna

Köylü adamın biri iş icabı kasabaya inmiş.
Dönerken karısına hediye olsun diyede bir ayna
satın almış.Eve geldiğinde de daha önce hiç ayna
görmeyen karısına aynayı vermiş.

Karısı aynaya bakınca ağlaya ağlaya anasının
yanına koşmuş,"Ana ana bak oğlunun yaptığına
bunca yıldan sonra üzerime kuma getirmiş"
diyerek aynayı anasına uzatmış.

Anası aynaya bakınca
"Tü gözün kör olmasın damat bu karı hem
yaşlı hem çirkin.."

zayıf not

Üniversite son sınıf öğrencisi
yazılı sınavından kalınca doğru
hocasına gider:
-"Siz sınıfta bırakarak hayata atılmamı
önlüyor ve beni cezalandırıyorsunuz.
İşin bu yanını hiç düşündünüz mü?"
-"Tabii düşündüm. Hocanın görevi bilgiyi
ölçmek, yeterli olmayanı sınıfta
bırakmak değil mi?"
-"İyi. O zaman size bir teklifim var.
Bir soru da ben size soracağım.
Doğru cevabı verirseniz, ben kötü notumu
kabul edip sınıfta kalacağım.
Bilemezseniz, notumu düzeltecek ve sınıfı
geçirteceksiniz.
(Hocanın keyfi yerinde. Teklifi kabul eder.)
Ve öğrenci sorar:
-"Yasal olup, mantıklı olmayan nedir?
Mantıklı olup, yasal olmayan nedir?
Ve de ne mantıklı ne de yasal olmayan nedir?"
Hoca uzun uzun düşünür ama cevabı bulamaz.
İddia gereği öğrencisine iyi not vererek
sınıfı geçirir. Ama aklı da soruda kalır.
Sonunda sınıfın en iyi öğrencisini çağırır,
olayı anlatır ve sorunun yanıtını bilip
bilmediğini sorar.
Öğrenci hemen cevap verir:
-"Siz 65 yaşındasınız ve 23 yaşında bir
kadınla evlisiniz.Bu yasal ama mantıklı
değil. Karınızın 25 yaşında bir sevgilisi var.
Bu mantıklı ama yasal değil. Siz karınızın
sevgilisini, zayıf alıp sınıfta kalması
gerekirken iyi not verip mezun ediyorsunuz.
Bu da ne mantıklı, ne de yasal."

BİLİŞİMCİ İmam

İmam Bilişimci Olunca Vaazı Da Böyle Olur....

Bu kainatın öyle bir donanımcısı vardır ki, bütün mevcudatı ve onların içinde yeryüzünü create etmiş ,güneşi bir power source,ay'ı bir sistem clock yapmış. O power source'dur ki kesintiye uğramaz.Ve o system clock'tur
ki şaşırmaz.O donanımcının ilminin ve sanatının nihayetsizliğini gösterir.

Ayni zamanda öyle yüce bir programcıdır ki,şu muazzam dünya üzerinde çalışacak şekilde koca hayat programını yazmış,yüz binlerce yıldan fazladır, error verilmeden crash ettirmeden çalıştırıyor.

Eğer onun ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu anlamak istersen ,önce kendine bak.Gözünle göremediğin küçücük bir hücrene bütün kodunu save etmiş ve
yine o küçücük hücreden execute ettiriyor.

Madem ki DNA'nın bir program olduğu apaçıktır ve bir program programcısız olamaz demek ki senin programcılığın o büyük zatın programcılığına ancak bir ayna hükmündedir.

Yine seni hücrelerden oluşturduğu network'ün içinde sinirsiz
protokollerle hücrelerini birbiriyle konuşturduğu gibi, senin de diğer insanlarla türlü
dillerde ve protokollerde konuşabilmen için gerekli donanımı yanına vermiştir, öylece de gördürüyor, konuşturuyor ve dinletiyor.

Ve sen, etrafındaki bütün cisimlerden haber alasın diye ışık, ses gibi türlü media hazırlamış kullandırıyor ve sen bunları keşfeder kullanır fakat bir yenisini ekleyemezsin. O halde öyle büyük bir network uzmanı
vardır ki senin her türlü ihtiyacını bilir, ona göre teçhizatını verir.
Senin network'çülügün O'nun sonsuz ilminden sana verdiği bir küçük parça ve bir büyük nimettir.

Arkadaş aldanma! Şu güzel dünya hayatı programı bir sınırlı süreli bir trial versiyondur, görüyorsun ki elde ettiğin mali mülkü hiç bir surette save edemiyorsun. Öyle ise, bu kainat yazılımını yazanı tanı. Hem hiç mümkün müdür ki bir programcı bu kadar güzel bir program yapsın ve yaptığı programda about bölümü koyup kendini tanıtmasın.

Öyle ise bu kainatın en büyük donanımcısı, programcısı, metworkçüsü ve system administrator'ı olan zatın heryere işlediği about bölümlerini gör, öğren, full versiyonu kazanmak için çalış. Unutma ki hiç bir hareketin atlanmadan çok dikkatli loglar tutuluyor....

İnterneti Türkler Bulsaydı

İnternet ve Biz
İnterneti "Bürokratlarımız" Bulsaydı:

Bilgisayar açılış mesajları :- Ad Soyad girin
- Şifrenizi girin
- İkametgâh girin
- Nüfus sureti girin
- Annenizin genc kızlık soyadını girin

İnternette gideceğiniz adresi yazdıktan sonra ekrana gelen mesajlar :
- Emin misiniz?
- Ciddi misiniz?
- Bak son defa soruyorum!
- Günah benden gitti, bağlıyorum.

e-mail almak icin yapılması gerekli işlemler :1. Nüfus Cüzdanı aslî ve noter tastikli fotokopisi
2.İkametgâh senedi
3.Savcılıktan iyi hâl kağıdı
4. 6 fotoğraf
5.Son 3 ay içinde alınmış isme tescilli elektrik,su,doğalgaz faturası
(ödenmiş olacak)
6. Erkek kullanıcıların Askerlikle ilişkileri olmadığına dair tecil belgesi veya teskere belgesinin Noter tasdikli sureti.
7. 18 yaşını doldurmamış kullanıcılarda velilerinin yazılı izin belgesi...
Not: İnternet e-mail kullanım depozitosu 400$ olup aylık 50 milyon kullanım ücreti alınacaktır faturasını ödemeyen abonenin e - maili kesilir.
(not: İnternet İşleri Genel Müdürlüğü, hiçbir tebligat yapmadan abonenin e-mail adresini önceden haber vermeden kapatma veya değiştirme hakkına sahiptir)

Bağlanamama mesajları :- Bu siteye giriş İnternet Yüksek Konseyi tarafindan yasaklanmıştır.
- Çocukların zihinsel gelişimini engellediğinden bir (1) gün süre ile kapatmıştır.
- Site, borcundan dolayı kapatılmıstır
Bağlanma mesajları :
- Sitemizi seçtiğiniz için teşekkür ederiz, sitemize girmekle artık sadece bizim sitemize geleceğinize ve başka hiç bir adrese gitmeyeceğinize dair bir anlaşmayı kabul etmiş oluyorsunuz. Bu durumu kabul ediyorsanız "Evet", etmiyorsanız "Evet" tuşuna basın. İhtilaf halinde İstanbul Mahkemeleri geçerli olacaktır.

Hata mesajları :- Ulaşmaya çalıştığınız bilgisayarın mahallesinde elektrikler kesik olduğundan bağlantı kurulamıyor.
- Eksik tuşa bastınız, lütfen tekrar deneyin.
- "Q" harfine bastınız, bu durumun bir yanlışlık sonucu olduğuna inanıyoruz, Bir kez daha "Q" harfine basmanız halinde bilgisayarınız takibe alınacaktır.
- Hatasız bilgisayar olmaz.
- Kime şikayet ederseniz edin

Öp Beni...

Delikanlı sevgilisini aksam eve bırakır.Evin önünde masum bir

Fısıltıdan sonra ateşlenir.Bir elini duvara dayayarak

- "Beni bir öper misin"..

Kız:

- "Deli misin evin önünde annemler görür" der..

Erkek:

"Ne olacak canim bu saatte kim görecek, ne olur seni çok seviyorum...

Kız:

- "Ben de seni ama olmaz..."

Erkek çok ateşli tabi devamlı ısrar eder. Bir ara aniden merdivenlerin ışığı yanar ve kızın küçük kız kardeşi belirir.

Küçük kız:

- "Babam diyor ki öpecekse öpsün, gerekirse ben öpecekmişim, o da

Olmazsa kendisi gelecekmiş ama o hayvan oğlu hayvan söyle elini

Diyafon düğmesinden çeksin dedi''

21 Mart 2009 Cumartesi

ilginç bi test

Bu mesajin sonunda sana bir soru sorulacak.
Hemen yanitla. Durup dusunme.
Aklina ilk gelen seyi soyle. Ama kesşnlkle bekleme test amacına bu şekilde ulaşıyor

Bu eglenceli bir "test"... VE ayni zamanda biraz acaip (cok
acaip)!
Bir
dene, Boylece kac insanin seninle
ayni
orana
dustugunu goreceksin. Konu satirina kendinin %98’de veya %2’de
oldugunu
yazmayi unutma. Bunun ne demek oldugunu "test"i bitirdikten
sonra

anlayacaksin.

Simdi... asagidaki talimatlari olabildigince cabuk yerine
getir.
Bir
hesabi bitirmeden otekine gecme.. Yanitlari yazmak veya
hatirlamak
zorunda degilsin. sadece topla ve aşağı doğru devam ederek diğer sayılara gec
Sadece kafadan hesaplayarak cevap ver gec.

Sasiracaksin.


Basla:

Asagidaki toplamlar kac ediyor:


89+2










12 + 53




75 + 26



25 + 52




63 + 32








































































Biliyorum! Hesap yapmak zor is, ama
neredeyse bitti...
Hadi. tek bir tane daha...





































123 +5
CABUK! BIR RENK VE BIR ALET DUSUN! hemen

Asagiya devam
et...


Biraz daha...








































Aklina kirmizi bir cekic geldi, degil mi?

Eger verdigin cevap bu degilse, sen anormal sayilmasa da farkli
bir
akla
sahip olan %2 insandan birisin.


Insanlarin %98’i bu alistirmayi yapinca kirmizi bir cekic diye
yanitliyor.

o Kendi geçmişini anlatmış

Küçük kız annesine 'İlk insan nasıl dünyaya geldi' diye sormuş,
'Tanrı Adem ve Havva'yı yarattı, çocukları oldu ve insanoğlu yeryüzüne yayılmaya başladı yavrum' diye izah etmiş annesi..

Birkaç gün sonra küçük kız aynı soruyu babasına sormuş..
'Binlerce yıl önce maymunlar vardı' demiş babası, 'Bizler de evrim geçirerek onlardan türedik..'

Farklı iki cevaptan aklı karışan kız annesine gidip
'Nasıl olur anne' demiş 'Sen bana insanın Tanrı tarafından yaratıldığını,babam da maymunlardan geldiğini söylüyor..
Karıştırıyorum..'
'Karıştırıcak bir şey yok' demiş annesi gülerek, 'Ben sana kendi ailemin geçmişini anlattım. Baban da kendi ailesininkini anlatmış, bir tanem..!'

KOCA TİPLERİ

KOCA TİPLERİ
Kadın akşam işten çıkar. Çocuğu yuvadan alır. Markete geçer ıspanak alır. Koştura koştura eve döner. Çocuğu soyar, elini yüzünü yıkar.
Kendi üstünü değiştirir. Mutfağa koşar. Bir yandan ıspanakları yıkar bir yandan çocuğun sorularına ve ihtiyaçlarına cevap verir.
Bir yandan sofrayı hazırlar… O DA NE YOĞURT ALMAYI UNUTMUŞTUR! Yoğurtsuz ıspanak olmaz Hemen kocasını arar.

Kocadan Kocaya değişen cevaplar:

1) Ben geç geleceğim. Toplantım var. Yoğurtsuz yiyin ( laçkalaşmış koca)

2) Ben geç geleceğim Çok üzgünüm, tühhhhhh şimdi ıspanak da yoğurtsuz olmaz ki. E, yoğurt getireyim kapıdan bırakayım hemen döneyim, toplantı bu, kaçırsam olmaz. Mazallah dağlara taşlara işten atılma sebebim olur, sonra yoğurt dökecek ıspanak bile bulamayız.
( aldatan koca ya da eve gelmemek için bahane arayan koca ,ama bi yandan da vicdanı sızlayan koca..)

3) Aradığınız numaraya şu anda ulaşılamıyor......... (İşte bu aldatan koca)

4) Mendebur kadın ıspanağı aldın da yoğurdu niye almadın! ("kazma" tipi koca )

5) Igggghhhh yine mi ıspanak. Otlaya otlaya sığır olduk ("kalas" tipi koca)

6) Tamam alırım (monotonlaşmış koca)

7) Tamam alırım başka bir şey lazım mı? ( Normal koca)

8) Tamam hayatım alırım başka bir isteğin var mı? (İdeal koca)

9) Aman canııım, ıspanakla mı uğraştın?
Yapmadıysan bırak ya dışardan söyleyelim ya da dışarıda yiyelim (Yok böyle koca)

ne iş ile meşgulsünüz

NE İŞLE İŞTİGAL EDİYORSUNUZ?

Bir kâğıt kalem alıp aşağıdaki soruları tam 1 dk içinde yanıtlamaya çalışın.

Bitirince yanıtlarını kontrol edin.

Sorular

1. Bazı aylar 30, bazıları 31 çeker; kaç ayda 28 gün vardır?

2. Doktorunuz size 3 hap verir ve bunları yarımşar saat arayla almanızı tavsiye ederse, ilaçların tamamını bitirmeniz ne kadar sürer?

3. Gece saat sekizde yatıyorum ve yatarken guguklu saatimi sabah dokuza kuruyorum kaç saat uyurum?

4. 30' u yarıma bölüp 10 eklediniz, kaç etti?

5. Bir çiftçinin 17 koyunu vardı. Sürüde salgın hastalık oldu, dokuzu ağır hastalandı, diğerleri öldü. Çiftçinin kaç koyunu var?

6. Sadece bir tek kibritiniz var, içinde bir gaz lambası, bir gaz sobası ve bir de mum bulunan karanlık ve soğuk bir odaya girdiniz... Önce hangisini yakarsınız?

7. Adamın biri dikdörtgen biçiminde ve her cephesi güney manzaralı bir ev inşa ediyor. Evi kocaman bir ayı ziyaret ederse bu ayı ne renk olur?

8. 3 elma vardı ikisini aldım. Kaç elmam var?

9. Musa gemisine her hayvandan kaçar adet aldı?

10. Chicago'dan hareket eden 43 yolculu bir otobüs kullanıyorsunuz. Pittsburgh' da 7 yolcu binip, 5 yolcu indi. Cleveland' da 8 yolcu indi, 6 yolcu tuvalete gidip geldi ve 4 yeni yolcu bindi. 20 saat sonra Philadelphia' ya vardığınızda şoförün adı neydi?

Yanıtlar:

1. Hepsinde, tüm aylarda 28 gün vardır.

2. Bir saat

3. guguklu saatler gece gündüz ayrımı yapmadığı için 1 saat.

4. 70 eder, yarıma bölmek 2 ile çarpmak demektir.

5. 9 canlı koyun

6. Kibriti

7. Ayı beyaz olur. Evin her cephesi güneye baktığına göre bina kuzey kutbundadır.

8. 2 elma

9. Sıfır, gemisine hayvan alan Nuh idi.

10. Şoför sizdiniz.


Değerlendirme:

10 doğru: Einstein seviyesi

9 doğru: Toplumla uyuşamayan psikolojik vaka

8 doğru: Mühendis

7 doğru: Üniversite öğrencisi

6 doğru: Lise öğrencisi

5 doğru: İlkokul öğrencisi

4 doğru: ilkokul öğretmeni

3 doğru: lise öğretmeni

2 doğru: Üniversite Profesörü

1 doğru: Vatandaş

0 doğru: Milletvekili

dolmuş hikayeleri

--------------------------------------------------------------------------------

Yolcu müsait bi yerde inmek ister ama dili sürçer:
-Şoför bey mübarek bi yerde inebilir miyim ?
-Şu ilerdeki caminin önünde bırakayım teyze seni…
Oğlum bu Eminönü’nden geçer mi ?

-Yok teyze biz Taksim’e çıkıyoruz.

-Hah tamam oğlum siz gidin ben gelmeyeceğim.


------------------------------------------------------------------

Yolcu: Abi Heykel’e çıkıyo mu ?
Şoför: Yok abi, yanından geçiyor.



---------------------------------------------------------------------
Arkadaki aksi teyze öndeki uzun saçlı delikanlıya seslenir:

-Kızım şurdan bir kişi uzatır mısın ?

-Ben kız değilim !

Amaaaan ne bileyim kız mısın dul musun, uzat işte.

--------------------------------------------------------------------
Eve gitmek üzere Bakırköy dolmuşu bekliyordum.
Sigaramın kalmadığı aklıma gelince önünde durduğum Tekel bayiine girecekken minibüs geldi. Apar topar bindim. Şoföre parayı uzatıp;
- Bir Monte Carlo ‘ dedim ! Adam birkaç saniye yüzüme bakıp;
-Abi bu Bakırköy’e gider ‘ diye cevap verdi ! İşte o an benim ve şoförün bittiği andı.

--------------------------------------------------------------------
Mükemmel bir yerde inebilir miyim ?

Yolcunun kafası karışık sanırım, kendisi de dolmuşdakilerle birlikte güler söylediğine soför kadını indirirken:

-Buyrun size layık değil ama !

-------------------------------------------------------------------
Yolcu müsait bi yerde inmek ister ama dili sürçer:
Müsait bi yerde iner misiniz ?
Şoför: Niye sen mi kullancan ?


--------------------------------------------------------------------
Rumeli- Hisarüstü otobüsüyle Taksim’e doğru gidiyoruz. Adamın biri Beşikta dolaylarında gayet aceleci bir tavırlar:

-Kaptan orta kapıyı rica edebilir miyim ?

Bizim şoför olaya hakim:

-Tabi abi ayıp ettin. Al götür senden kıymetli mi..

hediye

3 adam oturmuş eşlerine aldıkları hediyelerden bahsediyorlarmış.
Birincisi demiş ki, 'karıma öyle bir hediye aldım ki,

6 saniyede 0'dan 100'e çıkıyor.'
Diğer ikisi anlamamışlar. 'Ne aldın?'diye sormuşlar.
'Beyaz bir Porsche aldım. Çok mutlu oldu.' diye cevap vermiş.

İkinci adam demiş ki, 'Ben de geçen doğum gününde karıma
4 saniyede 0'dan 100'e çıkan bişey almıştım.'
Hemen anlamışlar tabi ki: 'Heey, yoksa Ferrari mi aldın?'
Adam gülümsemiş: 'Evet, kıpkırmızı bir Ferrari aldım.
Gerçekten de ona çok yakıştı.' demiş.

Bu sefer üçüncü adama sormuşlar:
'Peki sen ne aldın karına?' Adam demiş ki: 'Ben öyle bişey aldım ki;
sadece 1 saniyede 0'dan 100'e çıkıyor.'
Adamlar şaşırmışlar: 'Atıyorsun!'demişler, 'Öyle bir araba olmaz ki!
'Adam cevap vermiş:'Araba aldığımı kim söyledi?

ne almışşşşşşşşşş baskül

kadın ve şeytan

--------------------------------------------------------------------------------

insanligin ilk varoldugu dönemde , adamin
biri seytani
yakalamaya karar vermis.

Ancak bunun için 40 yil Tanri'ya ibadet etmesi
gerekiyormus.

Karisiyla , dostlariyla ve bütün dünyayla
iliskisini
kesmis, kendisini ibadete adamis.
40 yil sora Tanri , ibadetinin
karsiligi olarak ona
agzi kapali bir sisenin içinde seytani sunmus.
Artik özgürmüs adam.

Dünyada neler olup bittigini görmek, nelerin
degistigini ögrenmek için sabirsizlaniyormus.
siseyi karisina teslim etmis, ona iyi sahip
olmasini söy lemis ve disariya çikmis.
Kadincagiz seytani çok merak ediyormus.Ve
merakina yenilip sisenin agzini açivermis...

Açar açmaz da seytan siseden firlayip cikmis
ve gülmeye baslamis.
Merakina engel olamadin ve kocanin 40 yillik
emegini
bosa çikardin ' diye alay etmis kadinla.
Yok canim ' demis kadin. 'Sen hiç o sisenin
içinde olmadin ki

'Nasil olur? ' diye haykirmis seytan. 'Sen de
gördün...siseden çiktim ben ! '
'Hiç o sisenin içinde degildin,
inanmiyorum buna.
Nasil küçücük siseye girebilirsin ki? '
Kafasi atmis seytanin . 'Gireyim de gör !
demis ve yeniden sisenin
içi ne girivermis.

iste böyle...Adamin seytani hapsetmesi 40
yilini,kadinin ise yalnizca 5 dakikasini almis.
seytan da söyle isyan etmis Tanri'ya :

'TANRIM , MADEM KADINI YARATACAKTIN , O ZAMAN
BENi NEDEN YARATTIN ? '

çay işi ince iştir:)

Çay'ı çok sevdiğimi söyleyince, yasli bir teyze anlattı geçenlerde
bak diye basladi söze

Çayın alt demliği evdeki kaynanadır; devamlı kaynar durur

Üst demlik evdeki gelindir; alt demlik kaynadikça o olgunlaşır,
demlenir.

Gelinin kocası ise bardaktir; biraz kaynana doldurur onu biraz da gelin.
Çocuklar çayın sekeridir; tat verir.

Görümce ise çay kasigiıdır; arada bir gelir ve karistiriır gider.

Kaynataya gelince; o da bardak altidir; dökülenleri bir araya toplar.

Çay deyip te geçmemek lazim demek ki. bi durmak, dusunmek lazım

erkekler melektir

--------------------------------------------------------------------------------

Erkekler Melektir ;
Birgün ormancının biri dalları nehrin üzerine sarkan ağacın dallarını keserken baltasını suya düsürür.

'Aman tanrım' diye bağırdığında bir peri belirir ve

'Ne diye bağırıyorsun?' der.

Ormancı baltasını suya düşürdüğünü ve yaşamını sürdürebilmek için o baltaya ihtiyacı olduğunu söyler.

Peri suya dalar ve elinde bir altın balta ile tekrar belirir. 'Baltan bu muydu?' diye sorar. ormancı'hayır' diye cevaplar.

Peri suya tekrar dalar ve bu sefer elinde gümüş bir balta ile tekrar belirir ve yine sorar.

'Baltan bu muydu? 'ormancı yine
'hayır' diye cevaplar.

peri suya tekrar dalar ve bu sefer elinde demir bir balta ile tekrar belirir ve yine sorar.

'baltan bu muydu?' ormancı 'evet' der.

Ormancının dürüstlüğü perinin çok hoşuna gider ve baltaların üçünü de kendisine verir.

Ormancı mutlu bir şekilde evine döner.

Bir zaman sonra ormancı eşiyle birlikte nehir boyunca yürürken karısı suya düser.

Ormancı 'aman tanrım' diye bağırır. peri yine belirir ve sorar.

'ne diye bağırıyorsun?' ormancı 'karım suya düştü' der.

Peri suya dalar ve jennifer lopez le birlikte geri döner.

'Senin karın bu mu?' diye sorar. ormancı 'evet' der.

Peri sinirlenmiştir. 'yalan söylüyorsun. gerçek bu değil' der.

Ormancı 'özür dilerim peri, ortada bir yanlış anlaşılma söz konusu. Eğer Jennifer Lopez için hayır deseydim bu sefer Catherine Zeta-Jones ile geri dönecektin, o na da hayır deseydim karımla dönecek ve her üçünü de bana verecektin. ben fakir bir adamım ve üç karımın sorumluluğunu taşıyabilecek durumda değilim. Jennifer Lopez e evet dememin sebebi budur.

Bu hikayeden alinacak ders :

Ne zaman bir erkek yalan söylüyorsa bunun iyi ve saygın bir nedeni vardir ve bu başkalarının yararı içindir.

(Kendileri için birşey istiyorsalarsa ekmek çarpsındır )

VAR MI DAHA ÖTESİ ????????))))))

kusura bakma tanıyamadım...

Kadının biri 46 yaşındayken kalp krizi geçiriyor ve hastaneye kaldırılıyor. Ameliyat masasındayken, ölüme yakın, birden bir Hayal görüyor. Azraili görüyor ve soruyor: Benim saatim geldimi? Azrail cevap veriyor: Hayır, senin daha 43 sene, 2 ay ve 8 günün var. Narkozdan uyandığında, estetik yaptırmaya karar veriyor. Yüzünü gerdiriyor, dudaklarını doldurtturuyor ve Göğüslerini düzelttiriyor. Kısacası: Yeniden doğmuş gibi Daha uzun bir süre yaşayacağını bildiği için şimdi, o kadar ameliyatın değdiğini düşünüyor. Son ameliyattan sonra, hastaneden tamamen yeni bir insan gibi çıkıyor. Tam karşıdan karşıya geçiyorken ambulans çarpıyor ve ölüyor. Azraile soruyor: 40 seneden daha fazla yaşayacağımı söylemiştin Neden o zaman bana o ambulansın carpmasini engellemedin? Azrail cevap veriyor: Kız, allah canını almasın ben seni tanıyamadım.......:

vasiyet

60'lı yaşlarına gelmiş iki adam, bir ömür boyu birbirlerinin en iyi dostu olmuşlardı... Derken bir gün bir tanesi ağır hasta oldu.. Ölüm döşeğindeyken yanında yine en iyi dostu vardı ve ona fısıldadı: "Bana bir iyilik yap olur mu... cennete gittikten sonra orda futbol oynanıyorsa lütfen bir şekilde bana haber ver.." Öteki " Tamam..."dedi.. "Bütün hayatım boyunca en iyi dostum sendin, bunu senin için yapacağım.." Ve birkaç dakika sonra da öldü...Bir hafta sonra adam uyurken birden arkadaşının sesini duydu: "Dostum.....sana bir iyi bir de kötü haberim var..."Öteki hemen sordu: "İyi haber nedir? " "Cennette futbol oynanıyor....." "BU HARİKA...!!! Peki kötü haber nedir???" "Yarınki maçta kalede sen varsın..."

amerikalı

> >>
> >>Kayseri'de yol çalışması yapılıyormuş. Köylüler eşeğin birini salıp
> >>geçtiği yerden yolu geçiriyorlarmış. O sırada oradan geçmekte olan
> >>Amerikalı bir mühendis görmüş bunları. Merak etmiş, gitmiş
yanlarına:
> >>
> >>"Kolay gelsin, ne yapıyorsunuz böyle?"
> >>
> >>Köylü, "Yol yapıyoz" diye cevap vermiş.
> >>
> >>"E, bu eşek ne?"
> >>
> >>Köylü genel prosedürü şöyle bir anlatmış. Eşeğin yolun nereden
> >>geçeceğine karar verdiğini söylemiş. Amerikalı mühendis yerlere
> >>yatmış gülmekten "Öyle şey mi olur" diye. Alaycı bir tonla: "Eee.
> >>Eşek bulamayınca ne yapıyorsunuz?
> >>
> >>"Köylü: "O zaman Amerika'dan mühendis getirtiyoruz!"
>

Metres

Karı koca bir masada yemek yiyor. O sırada masaya yaklaşan heykel gibi güzel bir esmer, adamı selamlayıp geçiyor. Adamin karısı soruyor: - "Kim bu afet?"
Adam: - Eğer mutlaka bilmek istiyorsan söyleyeyim, metresim!
Kadın: - Bir de bu kadar pervasızca söylüyorsun. Boşanıyorum senden!
Adam: - Yani Etiler'deki apartmanı, Kandilli'deki yalıyı, Göcek'teki tekneyi ve Nice'deki villayı bırakıyorsun... Uzun bir sessizlik olur. Çift yemeğini çatallarken kadın birden sorar:
- Şu arkada oturan Fuat değil mi? Yanındaki kadın kim?
Adam: - Fuat'in metresi.
Kadın: - Ay bizimki çok daha güzel!

tebessüm ettiren namaz nükteleri

Hem de Oruçluydum
Camide gencin biri çok güzel namaz kılıyormuş Onu görenler gıptayla:
- "Vay be ne kadar da huşu içinde namaz kılıyor" demişler Genç namazını bitirmiş, Kendine bakanlara dönerek:

- "Sadece namaz mı? Ben hem de oruçluydum" demiş *

Hızlı İmam
Çok hızlı teravih kıldırmayı bir marifet sayan hoca efendi arkadaki cemaat kan ter içinde bırakıp namaza devam ederken, camiden içeri geç kalmış biri girer O sırada yanında bulunan kan ter içindeki adama: "Çok kıldınız mı? Yetişebilir miyim?" diye sorar Kan ter içindeki adam yeni geleni şöyle bir süzer"Biz içindeyken yetişemiyoruz amca, sen dışarıdan nasıl yetişeceksin?" *

İş İnada Bindi
Ömründe hiç teravih namazı kılmamış olan bir yörük, bir gün, caminin önünden geçerken, adamın birisi :
-Namaz vakti nereye gidiyorsun? demiş Sen müslüman değil misin?
Yörük ne desin? "Bari şu namazı kılıvereyim de öyle gideyim" diyerek camiye girmiş Gelgelelim, aklı dışarıda, hayvanlarında Üç beş rekat namaz kılmış, bakmış, biteceği yok
Dışarı çıkıp oğluna seslenmiş :
-Oğlum, hayvanlara mukayyet ol İmamla iş inada bindi *

Kaza Etmek
Yolculardan biri, otobüs şoförünün yanına gider ve namaz vakti geçmeden bir mola vermesini rica eder
Şoför sinirlenerek:
- Kaza edin efendim, der Ne olur yani?
Adam, sakin sakin cevap verir:
- Ben kaza etmeden, ya sen kaza edersen? *

Ne Faydam Oluyor?
Mehmet Kırkıncı: "Hocam, ben namaz kılmakla ALLAH(cc)'a ne faydam oluyor?" diye soran birine şu cevabı vermiş:
- Senin namaz kılmamakla kendine ne faydan oluyor?
*

İçimizdeki Horoz
Çocuk:
- Babacığım, demiş Bana bir horoz alsan da, sabahları ötüp beni namaza kaldırsa
Adam:
- Canım oğul, diye cevap vermiş Senin içindeki horoz ötmedikten sonra, dışarıdaki horozun fayda vereceğini mi sanıyorsun?

Siz olsanız ne cevap verirdiniz?

--------------------------------------------------------------------------------

Siz olsaydınız ne cevap verirdiniz........................
>
>
>
>
>
> Yaşlı bir çiftçi trafik kazasında mağdur olduğu gerekçesiyle, mahkemede
> savunma yapmaytaydı.
> Kazaya sebep olan nakliye firmasının avukatı sordu:
> -Kaza yerine gelen polis ekibine "İyiyim" demediniz mi?
> Çiftçi ifadesine başladı:
> -Traktörümün arkasında besili ineğim sarıkız ile birlikte giderken, bu
> nakliye şirketinin kamyonu...... Avukat sözünü kesti;
> -Ayrıntıları sormuyorum, yalnızca şu soruya cevap verin. Kaza yerine gelen
> polis ekibine "İyiyim" Dediniz mi? Demediniz mi?
> -Şimdi efendim, biz sarıkız ile birlikte giderken........ Avukat yine
> çiftçinin sözünü kesti ve hakime dönerek:
> -Efendim, Bu adam kaza yerine gelen polis ekibine, kendisine durumunu
> sorduğu zaman "Çok iyiyim" demişti.
> Şimdi aradan 3-4 hafta geçtikten sonra mağduriyetini öne sürerek,
> müvekkilimi dava ediyor. Lütfen kaza sırasında iyi olduğunu söyleyip
> söylemediği konusunda
> ki soruma doğrudan cevap vermesini söyler misiniz?
> Hakim:
> -Bir dakika. Önce şu sarıkız hikayesini duymak istiyorum.
> Çiftçi hakime teşekkür edip, ifadesini sürdürür:
> -Bu nakliye şirketinin kamyonu traktörüme çarptığında, ben bir hendeğe,
> sarıkız başka bir hendeğe savrulduk.
> Sersemlemiş bir halde yatarken, diğer taraftan sarıkızın yanık yanık
> böğürmelerini duyabiliyordum. Belli ki çok acı çekiyordu.
> O sırada hemen ordan geçmekte olan polis ekibi durdu ve memurlardan birisi
> gidip diğer hendekte yatan sarıkıza baktı. 1, 2 dakika sonra da tabancasını
> çıkarttı ve inlemekte olan sarıkızı iki kaşının ortasından vurdu.
> Ardından elinde dumanı tüten tabancası ile yanıma geldi ve bana;
> "Sen nasılsın Amca" diye sordu.
> Siz olsanız ne cevap verirdiniz

Bilgisayar

--------------------------------------------------------------------------------

Bill Gates ölmüs ve Tanrinin huzuruna çikmis..?

Tanri demis ki:

Bill senin durumun hakikaten karmasik.
Seni cennetemi cehenneme mi yollamali bilemiyorum.
Her eve bilgisayar girmesine yardimci olarak insanliğa katkida bulundun ama bir yandan da Windows gibi bir rezaleti de yarattin.
Ben de senin özel durumuna göre bir sey yapacagim.
Cenneti de cehennemi de ziyaret et, hangisine gidecegine, karar ver.

'Tamam' demis Bill Gates, 'Önce cehenneme bir bakayim.'
Ve inmis cehenneme bir de bakmis berrak sulu bir kumsalda bir sürü güzel kiz top oynuyor, egleniyor, günes parliyor hava süper.
'Allaaaaah' demis Bill Gates, 'Cehennem böyleyse Cenneti hakkaten görmek isterim.'
Ve cennete çikmis. Bir bakmis, bulutlarin üzerinde bir yer, etrafta melekler uçusuyor, güzelce bir yer ama cehennem kadar degil.
Tamam' demis Tanri'ya Bill Gates, 'Ben cehenneme gitmeye karar verdim.'
iki hafta sonra Tanri cehennemi ziyaret edip Bill Gatesin nasil olduguna bakmaya karar vermis.
Gitmis Bill'in yanina, Bill bir duvara zincirlenmis, alevler içinde karanlik bir magarada ve zebaniler iskence ediyor.

Nasilsin Bill..?
Korkunç! Burasi iki hafta önce geldigim cehennem degil!
Kizlarin oynastiği o günesli kumsala ne oldu? -

Tanri cevap vermis:

O ekran koruyucuydu.....!

20 Mart 2009 Cuma

tabu diyologları:)

kelime: bit pazarı.

y:hani biz pahalı olunca başka yerden alırız ya nerden alırız?
x:ucuzluktan alırız.
y: yok aldığımız yerin adı ne?
x eski sezondan alırızzz.
y: yav geç onu meyveyi nerden alıyosunuz siz?
x:kasap!
y: allah belanı versin ne kasabı!!!*
y: hani perşembe günleri kuruluyo yaaa.
x: pazaaar tamaaaam.
y: peki bi tane parazit söyle bana şimdi.
x: ascaris lumbricoides.
ve kahkahalar kopmuştur. artık daha fazla devam etmez oyun.


anlatılmak istenen şey: insan
1: abi ben neyim
2: hayvan
3: öküz
4: kütük

kelime:hünkar beğendi
biyoloji okuyan arkadaşlara anlatım başlamıştır.
-ya biz hani böle yiyiyoz bunu tohumlu dersinde gördük.şişmanca bişey
-patlıcan
-hah evet
-onun bir tüketim gıdası
-ık bık
-birşey çok hoşuna giderse ben bunu şey yaptım alıcam dersin.
-beğenirim
-evet evet
-kim beğendi
-imam beğendi
-puhahahahah


kelime:kırıntı
e:marie antoinette hani ne dedi böle bişi dedi pasta falan..
tayfa:ekmek bulamazsanız pasta yiyin
e: hahöghea o işte onun ufak böle şeyleri..
ö: dilim mi?
e: ya yok ilk dediinin
tayfa: haa ekmeğin dilim,parça, kırıntı!
e: hahöghea...ewt..


kelime: tarla
a: biz buğdayı nerden alırız?
b: devlet mahsul ofisi....


kelime: timsah
-abi boöle hani kertenkele nedir
-hayvan
-ne cins hayvani
-surungen
-ok abi bu kertenkelenin birkac beden buyugu
- ejderha


kelime: ugur dundar
anlatan: tv de program yapiyo hani yillardir
anlayan: reha muhtar? ali kirca?
anlatan: yok yok sarisin mavi gozlu
anlayan: ataturk?
ekip1: gülmekten iptal!


kelime:Odak
anlatan kelimeye bakar bir de grubuna bakar çoğu fen lisesi mezunu mühendislik öğrencisidir.
anlatan: çukur aynada merkezin yarısı?
grup(bir ağızdan): odaakkk..


anlatılacak kelime: semazen
arkadaş konya'dan girmiştir, mevlana'dan çıkmıştır. sona gelinmiştir
1.kişi: ee ne denir o dönenlere işte?
2.kişi: haa semaver!!
grup oyunu bırakmıştır...


anlatılacak kelime:Okul
-biz nereye gideriz hergun?
-sinemaya, cafeye, bowlinge, alisverise, gezmeye, ay olmuyo bole baska sekilde anlat!!
-ailemiz bizi nereye gidiyo biliyor?
-haaa okulaaa.


kelime:çikolata
x:ç ile başlayan bir tatlı
ben: çorba..


kelime:fırın

x-marketten dondurulmuş pizza aldın, eve gelip nereye atarsın
y-masaya
x-e yuh


kelime: baraj
- hani futbolcular kalenin önüne kurar maçta..
- pusu…
- yuh!


kelime:göcmen
-ördekler kışın ne yapar?
-göc eder.
-adamın ingilizcelisini bunun sonuna getir.
-ordekmen?
-error verdim!!!


anlatılacak kelime: meşrubat
a: hani senin hiç sevmediğin içecek
b: cola!
a: heh şimdi onların genel adı
b: coca cola!!!


kelime:köpekbalığı
-denizde ne olur?
-dalgaa!
-hayır ya öyle diil hani karadada var hav hav eder?
-ha köpek
-onun denizde olanı?
-deniz köpeği!



kelime: yamyam
anlatamayan: hmm ööö şey, hani çok yemek yerler
grup: obur
anlatamayan: yok değil. hani çok yemek yerler...
grup: obez, şişman, çok acıkmış olan...
anlatamayan: yok yaa... hani çok yemek yerler ..
grup: la olum başka türlü anlat
anlatamayan: hmm peki.ya ..ya çiğ yemek yerler.ama çok yerler...
grup: sushi, çinli mi? ne olum yaa?
anlatamayan: tamam pes yamyam dı
grup: ^+%&//...

kelime: rodeo
- abi hani bir çikolata var ya..
- ya git işine ya böyle anlatılır mı!
- hani aliler mehmetler mustafalar için felan ayşeler de tadabiliyordu hani.
- ha onu mu diyorsun rodeo heralde oğlum.


kelime : babalar günü
-bizim tohumumuzu serpen kimdir.
_baba?
-peki.. onların özel bir günü vardır?
_hmm babaların ne özel günü vardır ya.. traş günü?
-hıhı traş günü. sen babanın traş oluşunu da kutluyorsundur kesin

ateist adam

Ateist bir adam bir gün
ormanda geziyor ve etrafındaki güzelliklere bakıyormuş. "Evrim ne
güzellikler yaratıyor!" diye düşünüp mest oluyormuş. Birden arkasında
kocaman bir ayı belirmiş ve onu

kovalamaya başlamiş. Adam bütün gücüyle kaçıyormuş ama her arkasına
bakışta ayının daha yaklaşmış olduğunu farkediyormuş. Dakikalarca
süren
bir kaçışın sonunda adamın ayağı yerdeki dala takılmış, ayi adamın
üzerine

atlamış, pençesini kaldırmış. Tam vurmaya hazırlanırken adam
"TANRIM!!!"
diye bağırmış. Bir anda zaman durmuş, ayı donmuş, ormandaki nehir bile

akmaz olmuş. Bir anda orman kararmış ve gökyüzünden bir
ışık
hüzmesi adamın üzerine parlamiş. Çok derinden gelen ilahi bir ses
adama: -

"Yıllarca bana inanmadın, yaratılışı kozmik bir kazaya bağladın, sana
bu
durumda yardım etmemi mi istiyorsun? Seni sevgili bir kulum mu

saymalıyım?" demiş. Adam utanç içinde: - "Biliyorum bunca yıldan sonra

dindar biri olmayı istemem haksızlık, ama belki AYIYI dindar
yapabilirsiniz." demiş. Ses: - "Peki." diye karşılık vermiş ve ışık
kaybolmuş. Nehir tekrar akmaya baslamis. Herşey eski haline dönmüş.
Ayı
pençesini indirmiş, iki pençesini de göğe doğru çevirmiş, ve konuşmaya

başlamiş: - "Tanrım, senin rızkınla orucumu açıyorum, hamdolsun
verdiğin

nimetlere......

evlilikte herşeyi nasıl paylaşmışlar

Soguk bir kis aksami, Cafe'in kapisindan iceri yasli bir amcayla teyze girmisler, bir masaya oturmuslar Derken amca, kasaya gidip 1 hamburger, 1 buyuk boy patates ve bir buyuk Cola almis Elinde tepsiyle masaya dönmüs, hamburgeri ikiye bolerek yarisini teyzenin önüne koymus, sonra bütün patatesleri tek tek sayarak onlarin da yarisini teyzeye vermis, sonra Cola kutusunu da ortaya koymuş,

önce bir yudum kendisi iciyor sonra da teyze bir yudum aliyormus
Herkes "ne tatlilar, iki tonton buraya gelmisler, bir kisilik yemegi ikisi yiyorlar zavalliciklar" diye onlari izliyormus Derken bir de bakmislar ki teyzenin onunde hamburgerle, patatesler oldugu gibi duruyor, kocasinin afiyetle yemek yiyisini seyrediyor, arada bir de Cola'dan bir yudum aliyormus Sonunda orda calisanlardan biri dayanamamis, yanlarina gitmis;

-"affedersiniz, ben sizi izlemekten kendimi alamadim lutfen izin verin size bir menu kendim ismarlayayim"
Yasli amca; "tesekkur ederiz ama biz halimizden memnunuz
60 yildir evliyiz ve herseyimizi iste boyle paylasiriz" demis Bunun uzerine genc adam teyzeye donmus; "peki ama teyzecigim, siz neden hamburgerinizi, patateslerinizi yemiyorsunuz, neyi bekliyorsunuz?"

-Yasli teyze yanit vermis;

- "disleri!"

Yeni Uçak(Amerikan ve Arap Farkı)

Amerikalilar yeni bir ucak gelistirmisler. Ve bu ucagi denemek icin Arabistan'a gotururler. Bir arap pilotunu ucaga bindirirler ve ucak havalanir. Arap pilotu ucagi kullanirken 4 motordan biri patlar. Gostergelerde "Don't panic.This is American technology" yazisi gorulur. Pilot rahatlar. Daha sonra bir motor daha patlar ve gostergede ayni yazi gorulur. Biraz sonra iki motor ayni anda patlar ve hic motor kalmayinca arap pilot panikler.Tam bu esnada gostergelerde "Don't panic.This is American technology" yazisi gorulur ve ucak kendi kendine rahat bir sekilde yere iner. Araplar sasirir ve kendileride boyle bir ucak yapmaya karar verirler. Yaptiklari ucagi Amerikalilara denetmek icin bir Amerikan pilotunu ucaga bindirirler. Ucak kalktiktan birkac dakika sonra bir motor patlar. Gostergelerde "Don't panic.This is Arabic technology" yazisi gorulur. Birkac dakika sonra 2. Motorun patlamasiyla ayni yazi gostergede gorununce pilot "Ulan bizim ucagin aynisini taklit etmisler. Ne taklitci adam yav bunlar" .....dedikten sonra kalan 2 motorda patlayinca ucagin kendiliginden yere inecegini dusunen pilot gostergede su yaziyi gorur. "Don't panic.This is Arabic technology. Please repeat after me; Esheduenla ilahe illallah, ve eshedu enne Muhammeden Abduhu ve Resuluhu..."

uyanık hizmetçi

Ev telefonu hayli yüksek gelince, ev halkı toplanmış ;

Baba : ''Yahu bu korkunç bir fatura. Ben bu telefonu asla kullanmıyorum,
hep çalıştığım şirketteki telefonu kullanıyorum.''

Anne : ''Aynen ben de. Akşama kadar çalıştığım bankada elimin altında
telefon. ne yapayım bunu.''

Oglan : ''Vi ben de Şirketimin bana verdiği cep telefonu ile bütün
görüşmelerimi yapıyorum.''

Kız : ''E benim de Şirket hattim var. Ev telefonunu hic kullanmam ki''

Herkes aniden evdeki hizmetçiye döner ve cevap arar gözle bakarlar.

Hizmetçi : ''Eee. Problem ne o zaman? Sanırım hepimiz iş telefonlarını
kullanıyoruz.''

18 Mart 2009 Çarşamba

Bayan Tipleri

Bayan "Harbi Kız"

Şunları Söyler : "Ahh boks maçına bilet mi aldın! Harikasın beee!!!"
Halk Dilinde İsimleri : Delikanlı Kız, Bacı.
Avantajları : Kafa dengi, eğlenceli.
Dezavantajları : Bu tipler genellikle erkek gibi yapılı güçlü kuvvetli olurlar. Kafasını bozarsanız, hakkınızda pek hayırlı olmaz...

Bayan "Cıyak Cıyak"

Şunları Söyler : "Seni serseeeeeeem!!!! Gel burayaaa!!! Çabuk söyle bu saate kadar nerdeydiiiiiinnnnnnnn?"
Halk Dilinde İsimleri : Cadaloz, Baş belası.
Avantajları : Kendince size ilgi gösteriyor işte daha ne...
Dezavantajları : Sürekli kafanıza bir şeyler fırlatır, uçan tekme savurur...

Bayan "Mızmız"

Şunları Söyler : "Aaah başım.. ayağım.. ayyy mideme ağrı saplandı."
Halk Dilinde İsimleri : Mıymıntı, Uyuntu, Karın ağrısı.
Avantajları : Sayesinde anatomi ve tıp bilginiz gelişir.
Dezavantajları : Bulaşıcıdır!

Bayan 'Patron'

Şunları Söyler : "Çabuk kalk!! O kravat olmamış çıkar başka bir tane tak!! Saçlarını biraz kestir!! Git para kazan!"
Halk Dilinde İsimleri : Çokbilmiş, Müdire Hanım, Diktatör, Terminatör!
Avantajları : Çoğunlukla doğruları söyler.
Dezavantajları : Yahu doğruları söylese ne oluuuuur, söylemese ne oluuur...

Bayan "Kararsız"

Şunları Söyler : "Ay ben ne yapsam.. İşten ayrılsam mı.. Evi değiştirsem.. Saç rengimi değiştirsem.. Yoksa böyle iyi mi.. Ayyy ya daha kötü olursa..."
Halk Dilinde İsimleri : Bayan Panik, Bayan Kriz.
Avantajları : Kolay ikna edilir, kolay sakinleştirilir.
Dezavantajları: 2 dakika sonra herşey yeniden başlar.

Bayan "Vahşi"

Şunları Söyler : Valla bu türün pek bilinen kalıplaşmış sözü yok, yani ne yapacakları hiç belli olmaz.
Halk Dilinde İsimleri : Çılgın.
Avantajları : Her an her şeye hazırdır.
Dezavantajları : Güvenilmezdir...

Bayan "Donuk"

Şunları Söyler : "Ne anlıyorsun bu çizgi filmlerden, bu abuk fıkralardan, karikatürlerden? Ne çocukça şeyler bunlar.."
Halk Dilinde İsimleri : Ruhsuz, Soğuk, Buz Kalıbı.
Avantajları : Hayatınızda olduğu sürece, arkadaşlarınızın sizin için endişelenmesini sağlar.
Dezavantajları : ...tabii "arkadaş" diye bir şeyiniz kalmışsa

Bayan "Rüya Kız"

Şunları Söyler : "Seni her şeyinle çok seviyorum benim yakışıklı, akıllı, tatlı sevgilim!"
Halk Dilinde İsimleri : Kanatsız Melek
Avantajları : Eğlenceli, akıllı ve eşsiz...
Dezavantajları : Ya hiç karşınıza çıkmaz ya da karşınıza çıktığında çok geçtir...

İlginç Ölümler

Bir işçi 600 tonluk press makinesinin, arasından emeklemek suretiyle geçerek, ucundaki 2450 santigratlık fırında sigarasını yakmaya çalıştı. Mekanı Cennet olsun.

Kurtarmaya gelen ambulans yerde yatan yaralının suratına park etti. Yaralının toprağı bol olsun.

Berberin "rahatlatma" amacıyla müşterisinin boynunu aniden sağa sola çevirmesi sonucunda, müşteri boyun kırılması ile bayağı bir rahatladı.. Allah rahmet eylesin.

Kafasında mermer kırdırmaya çalışan medyatik bir karateci travma sonucu öldü.

Midesine kaçan sineği öldürmek amacıyla ağzına sinek ilacı sıktı... Allah kalanlara akıl fikir versin.

Bir arabaya 11 kişi binip viyaduğe uçmak suretiyle 11 kişi Allah'ın rahmetine kavuştu..

Katta olmayan asansöre binmeye çalışan adam boşluğa düştü. Başımız sağ olsun.

Balkona 50 kişi çıktılar ve sonuçta balkon çöktü. Böylece toplu ölüm gerçekleşti.

Ormanda zehirli mantarları mangalda bir güzel közleyip afiyetle yiyen aile bir daha evine dönemedi.

Yatağındaki tahtakurusu ve bilumum haşaratı öldürmek için yatağını ilaçladı ve aradan iki, üç dakika geçmeden aynı yatakta derin bir uykuya daldı. Sabahı getiremedi.

Elektrik direğine yaslanıp ayakkabısına kaçan taşı çıkartmak için ayağını silkeleyen adam, o sırada yoldan geçmekte olan yardımsever bir laz vatandaşın elektrik çarptığını sanması üzerine, kafasına kürek, kalas vb sert cisimlerle vurularak vefat etti.

Adam, yolda mutlu mesut yürürken kafasına balkon düştü. Toprağı bol olsun, iyi adamdı.

Adam, para çekmek amacıyla girdiği bankamatik gişesinde elektrik çarpması sonucu öldü.

Trafik kazasından yaralı olan adam, kurtarıldı. Gayet sağlıklı bir şekilde olayı atlatan adam ambulansçı amcanın "yav sen bin hele film falan çekelim" demesi üzerine hastaneye gitmeye ikna edildi. Adam yolda ambulansın kaza yapması sonucu öldü. (Ambulansçı amca hala sağ)

Adam çok sıkışmıştı. İhtiyacını bir yerde gidermesi gerekiyordu. Müsait bir yerde pozisyon aldı ve icraata başladı. Nereden bilebilirdi ki işediği yerde elektrik tellerinin olduğunu...

Nüfus sayımı nedeniyle bom boş olan otoyolda bir sayım görevlisi bariyerlere çarptı ve vefat etti...

Aynı işyerinde biri gündüz bir gece vardiyasında olmak üzere çalışmakta olan baba, oğuldan; biri mobilette motor ile işe gitmekte diğeri ise bir başka mobilette ile eve dönmekte iken, yol üzerindeki sert bir virajda karşılaştılar ve birbirlerine selam vermek isterken çarpışıp beraberce Hakkın rahmetine kavuştular.

Sarhoş bir şekilde tem otoyolunda seyreden bir araçtaki beş kişi radyoda çalmaya başlayan oynak bir şarkı üzerine aracı sağa çektiler ve tem'de göbek atmaya başladılar. Sonucuna katlandılar tabii. İşin ilginç yanı ise bu 5 kişiden 5'ininde ölmesi ve beşine de ayrı ayrı araçların çarpmış olması.

Giriş katın bir kat altında olan ve üstü ahır olarak kullanılan köy kahvesinde okey oynayanlar, üstlerine, katın çökmesi sonucu inek,öküz vb. büyükbaş hayvanların düşmesi ile köy mezarlığındaki anahtar teslim çukurlarına yerleştiler.

Eskiden anlatılan bir lunapark vakası: Parkın 2 kafadar gece bekçisi, park kapandıktan sonra, dönen salıncaklara binmeye karar vermişler. Yönetici kabinine girmişler aleti çalıştırmışlar. Makinenin ısınması için 1 dakika kadar süre gerekiyor tabii. Salıncaklara bir güzel kurulmuşlar. 1 dakikalık süre geçmiş alet çalışmaya başlamış. Ama 2 kafadar seans süresini ayarlamayı unutunca, bütün gece kusarak Hakkın rahmetine kavuşmuşlar...

Erkeklerin Çektigi 30 Şey

1- İşe başlarken besmele çeker
2- Delikanlıdır tesbih çeker
3- Sportmendir barfiks çeker
4- Tek eliyle şınav çeker
5- Kendi dişini kendi çeker
6- Taraftardır;üçlü çeker
7- Kaçan golde yuh çeker
8- Akşamcıdır kafayı çeker
9- Ağzında sigara halay çeker
10- Dikiz aynasından hareket çeker
11- Muazzam kopya çeker
12- Kaynanadan çok çeker
13- Genelde babaya çeker
14- Evladına nutuk çeker
15- İskenderin üstüne künefe çeker
16- Komedi filminin kralını çeker
17- Çuhayı yırtmadan pike çeker
18- Kafası bozulunca resti çeker
19- Yükte ağır parada hafif çeker
20- Parayı bulan arabayı çeker
21- Mahallede pati çeker
22- Gurbette hasret çeker
23- Sevdiğini sorguya çeker
24- Aldatılınca tetiği çeker
25- Memlekete turist çeker
26- Kaşı gözü ilgi çeker
27- Her ortamda dikkat çeker
28- İtalyan erkeklerine beş çeker
29- İngilizlere yirmibeş çeker
30- Balıketi görünce iç çeker

17 Mart 2009 Salı

Ölülerin Dialoğu..

Ahirette sorgu sırasını bekleyen iki adam birbirleriyle konuşmaya başlar. "Sen nasıl öldün?" diye sorar birinci adam ötekine. "Donarak öldüm.." "Kötü bir ölüm olsa gerek..." der birinci adam " donarak ölmek nasıl bir şey?" "Şey, başlangıçta çok rahatsız edici.." diye anlatmaya başlar ikinci adam. "titremeye başlıyorsun, bütün el ve ayak parmakların ağrımaya başlıyor. Ama sonrası, ölmek için çok sakin bir yol. Vücudun uyuşuyor, adeta boşluğa sürükleniyorsun, tipki uykuya dalmak gibi.. Peki ya sen? sen nasıl öldün bakalım?" "Kalp krizi geçirdim" der birinci adam. "Karımın beni aldattığından emindim. Bir gün beklenmedik bir saatte eve döndüm, yatak odasına koştum.. Karımı orada yapayalnız örgü örerken buldum. Sonra bodruma koştum ama kimseyi bulamadım. Ikinci katta da kimse yoktu. Sonra hızla çatı katına vardığımda kalp krizi beni buldu..Oracığa yığıldım ve öldüm.. Aynen böyle.." Ikinci adam başını sallar "Berbat birşey bu..." der "..sadece bir an mutfakta durup buzdolabına bakmayı akıl edebilseydin şimdi ikimiz de hayatta olacaktık..

Bunda da vardır bir hayır

Bir zamanlar Afrika''daki bir ülkede hüküm süren bir kral vardı. Kral, daha çocukluğundan itibaren arkadaş olduğu, birlikte büyüdüğü bir dostunu hiç yanından ayırmazdı. Nereye gitse onu da beraberinde g.türürdü.
Kralın bu arkadaşının ise değişik bir huyu vardı. İster kendi başına gelsin ister başkasının, ister iyi olsun ister kötü, her olay karşısında hep aynı şeyi söylerdi:
"Bunda da bir hayır var!"
Bir gün kralla arkadaşı birlikte ava çıktılar. Kralın arkadaşı tüfekleri dolduruyor, krala veriyor, kral da ateş ediyordu. Arkadaşı muhtemelen tüfeklerden birini doldururken bir yanlışlık yaptı ve kral ateş ederken tüfeği geriye doğru patladı ve kralın başparmağı koptu. Durumu gören arkadaşı her zamanki sözünü söyledi:
"Bunda da bir hayır var!"
Kral acı ve öfkeyle bağırdı:
"Bunda hayır filan yok! Görmüyor musun, parmağım koptu?"
Ve sonra da kızgınlığı geçmediği için arkadaşını zindana attırdı.
Bir yıl kadar sonra, kral insan yiyen kabilelerin yaşadığı ve aslında uzak durması gereken bir bölgede birkaç adamıyla birlikte avlanıyordu. Yamyamlar onları ele geçirdiler ve köylerine g.türdüler. Ellerini, ayaklarını bağladılar ve köyün meydanına odun yığdılar. Sonra da odunların ortasına diktikleri direklere bağladılar. Tam odunları tutuşturmaya geliyorlardı ki, kralın başparmağının olmadığını farkettiler. Bu kabile, batıl inançları nedeniyle uzuvlarından biri eks.k olan insanları yemiyordu. Böyle bir insanı yedikleri takdirde başlarına kötü olaylar geleceğine inanıyorlardı. Bu korkuyla, kralı çözdüler ve salıverdiler. Diğer adamları ise pişirip yediler.
Sarayına döndüğünde, kurtuluşunun kopuk parmağı sayesinde gerçekleştiğini anlayan kral, onca yıllık arkadaşına reva gördüğü muameleden dolayı pişman oldu. Hemen zindana koştu ve zindandan çıkardığı arkadaşına başından geçenleri bir bir anlattı.
"Haklıymışsın!" dedi.
"Parmağımın kopmasında gerçekten de bir hayır varmış. İşte bu yüzden, seni bu kadar uzun süre zindanda tuttuğum için özür diliyorum.Yaptığım çok haksız ve kötü bir şeydi."
"Hayır" diye karşılık verdi arkadaşı.
"Bunda da bir hayır var."
"Ne diyorsun Allah aşkına?" diye hayretle bağırdı kral.
"Bir arkadaşımı bir yıl boyunca zindanda tutmanın neresinde hayır olabilir."
"Düşünsene, ben zindanda olmasaydım, seninle birlikte avda olurdum, değil mi? Ve sonrasını düşünsene!!!..."

"Bilgisayar acemisi "

WordPerfect'in yardım hattında banda alınmış bir telefon
konuşması. Bu konuşma sonrası helpdesk elemanı isinden
kovuluyor. Kovulduktan sonra da şirketi kendisini
"Gerekçesiz" isten çıkardığı için mahkemeye veriyor.
İşte Telefon Konuşması :
- Yardım hattı, buyrun, nasıl yardımcı olabilirim?
- Bir sorunum var.
- Nasıl bir sorun?
- Yazı yazıyordum, birden bütün kelimeler gitti?
- Gitti mi?
- Yok oldu!
- Ekranda şu anda ne görüyorsunuz?
- Hiç bir şey.
- Hiç bir şey mi?
- Yazdığım hiç bir şey ekrana çıkmıyor.
- Hala Wordperfect programında mısınız yoksa
programdan çıktınız mı?
- Bunu nereden bileyim?
- Ekranda bir "C" harfi görüyor musunuz?
- Bir "hece" mi...
- Boş verin. Ekranda yanıp sönen bir çizgi var mi?
- Söyledim ya hiç bir şey yazmıyor.
- Monitör üstünde yanan bir lamba var mi?
- Monitör ne?
- Ekranı olan yer, televizyon gibi... Çalıştığını
gösteren küçük bir lamba var mi?
- Bilmiyorum.
- Monitörün arkasına bakın, oraya bir elektrik kablosu
giriyor olması lazım. Görebiliyor musunuz?
- Evet.
- Harika, o kabloyu takip edin duvarda elektriğe bağlı
mi bana söyleyin.
- Bağlı
- Harika. Monitörün arkasına bakınca bağlı olan tek
kablo mu gördünüz, yoksa iki tane mi?
- Görmedim.
- Tekrar bakar mısınız, ikinci bir kablonun da bağlı
olması lazım.
- Evet buldum.
- Tamam, simdi onu takip edin bilgisayara bağlı mı
diye bakin.
- Kabloya ulaşamıyorum.
- Ulaşmayın, bağlı mı diye bakabilir misiniz?
- Olmuyor.
- Bir şeyden destek alıp eğilip bilgisayarın arkasına
baksanız....
- Eğilmek dert değil, karanlık olduğu için
bakamıyorum.
- Karanlık?
- Ofisin ışıkları kapalı, pencereden gelen ışık
yetmiyor.
- Ofisin ışıklarını yakın.
- Yanmaz.
- Neden?
- Elektrikler kesik.
- Elektrikler mi kesik. Tanrım...!(kısa bir sessizlik)
Bilgisayarın kutusu, kitapları herşeyi duruyor mu?
- Evet dolapta.
- Simdi bilgisayarı sökün , aynen aldığınızdaki gibi
paketleyin ve aldığınız dükkana iade edin.
- Durum bu kadar kötü mu?
- Korkarım öyle!
- Peki tamam. Onlara ne diyeceğim?
- "Ben bilgisayar kullanamayacak kadar aptalım"
diyeceksiniz...

gülmece

Günde 8 dakika gülmek insan ömrünü 3 yıl uzatıyormuş.
Ömrünüze bir kaç dakikada ben katabilirsem sevinirim.

ÖNCE EŞEKLERI YARATIRKEN EŞEĞE DEMİŞ Kİ: SANA 60 YIL ÖMÜR VERİYORUM, ÖMÜR BOYUNCA İTAAT EDECEKSİN, DAYAK YİYECEKSIN, SÜREKLİ ÇALIŞACAKSIN.

EŞEK DEMİŞ Kİ:60 YIL ÖMÜR BANA ÇOK FAZLA,BUNUN 35 YILINI KESİN, 25YIL BANA YETER DEMİŞ.KABUL EDİLMİŞ.

SONRA SIRA KÖPEGE GELMİŞ.KÖPEĞE DEMİŞ 30 YIL ÖMÜR VERİYORUM.HER AN SADIK OLACAKSIN, NE VERİRLERSE YİYECEKSIN,EVLERİ BEKLEYECEKSİN. KÖPEK DEMİŞ Kİ:30 YIL ÖMÜR BANA ÇOK FAZLA .BANA 15 YIL YETER.15 YILINI KESİN DEMİŞ ,KABUL EDİLMİŞ.

SIRA MAYMUNA GELMİŞ.MAYMUNA DEMİŞ 20 YIL ÖMÜR VERİYORUM.ÖMRÜN BOYUNCA ŞAKLABANLIK YAPACAKSIN,DALDAN DALA ATLAYACAKSIN DEMİŞ. MAYMUN DEMİŞ Kİ:20 YIL ÖMÜR BANA ÇOK FAZLA 10 YILINI KESİN BANA 10 YIL YETER DEMİŞ.KABUL EDİLMİŞ.

SIRA İNSANA GELMİŞ.TANRI İNSANA DEMİŞ 20 YIL ÖMÜR VERİYORUM. HER ŞEYİN SAHİBİ SENSİN HERKES SANA İTAAT EDECEK DEMİŞ. İNSAN DEMİŞ Kİ:20 YIL ÖMÜR BANA ÇOK AZ,ŞU EŞEĞİN ALMADIGI 25 YILI,KÖPEĞİN ALMADIĞI 15 YILI VE MAYMUNUN ALMADIĞI 10 YILI EKLEYELİM DEMİŞ KABUL EDİLMİŞ.

İŞTE BU YÜZDENDİR Kİ İNSANLAR 20 YIL İNSAN GİBİ YAŞADIKTAN SONRA; 35 YIL EŞEKLER GİBİ ÇALIŞIP EMEKLİ OLUR 15 YIL KÖPEK GİBİ EVİ BEKLER SON 10 YILINI DA MAYMUN GIBI ŞAKLABANLIK YAPAR TORUNLARINI EĞLENDİRİR...

Hesaplama Hatası

Dünyanin en komik kazasi: Bir duvarci ustasinin santiyede yazdigi mektup:
Sayin santiye sefim;
Is kazasi tutanagina planlama hatasi diye yazmistim. Bunu yeterli görmeyerek ayrintili anlatmami istemissiniz. Su anda hastanede yatmama neden olan olaylar aynen asagida anlattigim gibi olmustur:

Bildiginiz gibi ben bir duvar ustasiyim. Insaatin altinci katindaki isimi bitirdigim zaman biraz tugla artmisti. Yaklasik 250 kg kadar oldugunu tahmin ettigim bu tuglalari asagiya indirmek gerekiyordu.

Asagiya indim, bir varil buldum, ona saglam bir ip bagladim ve ardindan altinci kata çiktim. Ipi bir çikriktan geçirip ucunu asagiya saldim. Tekrar asagiya indim ve ipi çekerek varili altinci kata çikardim. Ipin ucunu saglam bir yere baglayip tekrar yukari çiktim. Bütün tuglalari varile doldurdum. Asagi indim, bagladigim ipin ucunu çözdüm. Ipi çözmemle birlikte birden kendimi havalarda buldum. Nasil bulmayayim? Ben yaklasik 70 kiloyum. 250 kilogram varil süratle asagiya düserken beni yukari çekti.

Heyecan ve saskinliktan ipi birakmayi akil edemedim. Ben yukari çikarken yolun yarisinda, asagi inmekte olan tugla dolu varille çarpistik. Sag iki kaburgamin bu sirada kirildigini saniyorum. Tam yukari çikinca, iki parmagim iple beraber çikriga sikisti; Parmaklarim da bu sirada kirildi. Bu esnada yere çarpan varilin dibi çikti ve tuglalar etrafa saçildi.

Varil hafifleyince, bu sefer ben asagi inmeye varil ise yukari çikmaya basladi ve yolun yarisinda yine varille çarpistik!.. Sol bacagimin kaval kemigi de bu sirada kirildi.

Yere inince can havli ile ipi birakmayi akil ettim. Bu sefer de basimi yukari kaldirdigimda bos varilin süratle üzerime geldigini gördüm!...

Kafatasimin da böyle çatladigini saniyorum. gözümü hastanede açtim...

14 Mart 2009 Cumartesi

İş İlanları

TERCİHEN İNGİLİZCE BİLEN
Yapacağınız işle bir ilgisi yok ama, bu sıra herkes ingilizce bilen eleman arıyor. Bir bildikleri olmalı.

ARAŞTIRMACI, ÖĞRENMEYE AÇIK
O kadar işin arasında sizi eğitecek ne paramız, ne de zamanımız var. Mesleğinizle ilgili gelişmeleri iş saatleri dışında kendiniz araştırıp öğrenmek zorundasınız.

İNİSİYATİF SAHİBİ
Üstlerinden habersiz iş yapabilecek, ancak başarısız olursa canına okunmasına katlanabilecek..

SİSTEM OLUŞTURABİLEN
ISO çalışmalarına başladık. Yazılacak 78 adet prosedür var.

SORUMLULUK ALABİLEN
Vergi, sigorta müfettişleri bir usülsüzlüğü yakaladığında ? valla üstlerimin bu işlemlerden hiç haberi yoktu, onlara danışmadan kendim yaptım..." diyebilecek saflıkta olan.

ERKEK ADAYLARIN ASKERLİĞİNİ YAPMIŞ OLMASI
Bayansanız askerlik yapmış olmanız gerekmiyor yaani.( ne yaa, israil mi burası .)

BİLGİSAYAR KULLANABİLEN
Valla geçen gün arkadaşın aklına uyup bir bilgisayar aldık ama.

KARİYER OLANAKLARI SUNAN ŞİRKETİMİZ
Başlangıç ücreti olarak piyasanın altında veriyoruz, ama burada gece yarılarına kadar çalışıp yöneticilerin de gözüne girerseniz sizi terfi ettirebiliriz.

SEYAHAT ENGELİ OLMAYAN
Altınıza bir araba vericez, o şehir senin, bu kasaba benim deli dana gibi dolaşacaksınız. Evliyseniz sorun olabilir, isterseniz eşinize bir danışın.Ya da hiç danışmayın, bu sizin için iyi bir fırsat olabilir. Artık ona siz karar verin.

İNSAN İLİŞKİLERİNDE BAŞARILI
Şirketimizde herkes birbiriyle kavgalı, kimse kimseyle geçinemiyor. Bir de sizle uğraşmayalım. Üst yönetimin hoşuna gidebilecek şeyleri yapabilen, yalakalık becerileri gelişmiş.

İKNA KABİLİYETİ OLAN
Müşterileri kalitesiz ürünleri daha pahalıya almaya razı edebilecek.

ANALİTİK DÜŞÜNEBİLEN
Ne bütçeyi tuturabiliyoruz, ne de muhasebe hesaplarını. Herşey arap saçına döndü. Biri bizi bu durumdan kurtarsın.

TERCİHEN YÜKSEK LİSANS MEZUNU, İNGİLİZCEYİ ANA DİLİ GİBİ KONUŞABİLEN, KONUSUNDA EN AZ ON YIL DENEYİMLİ, ASKERLİĞİNİ YAPMIŞ, 30 YAŞINI AŞMAMIŞ."
Oha demeyin, aslında ne istediğimizi biz de tam bilmiyoruz, bu özelliklere sahip aday bulabilir miyiz onu da bilmiyoruz. Ama patron yazalım diyor, ilan havalı oluyormuş.

B SINIFI SÜRÜCÜ BELGESİNE SAHİP
Size araba vericez ama şoför vermicez. Uzun yola alışıksınızdır umarız.

TERCİHEN MUHASEBE VE / VEYA İNGİLİZCE BİLEN ( Valla gerçek !)
Şimdi sizi tam olarak nerede kullanacağımızı bilmiyoruz. Ne kadar çok vasfınız olursa o kadar iyi... Hele bir siz işe başlayın.Gerisini sonra düşünürüz.

Neden Alo Deriz?

Telefonda hemen hemen hergün kimbilir kaç kez kullandığımız "Alo" sözcüğü, gerçekte bir sevgilinin kısaltılmış adıdır. Sevgilinin tam adı Allessandra Lolita Oswaldo'dur. Bu sevimli genç kız, telefonu icat eden, A.Graham Bell'in sevgilisiydi. Graham Bell telefonu icat edince ilk hattı sevgilisinin evine çekmişti. Atölyesinde telefon çalınca arayanın Allessandra Lolita Oswaldo'dan başkası olamayacağını bildiğinden Graham Bell, telefonu açar açmaz "Allessandra Lolita Oswaldo" diyordu. Bell, zamanla sevgilisine, adını kısaltarak hitap etmeye başladı ve telefonu her açışında onu "Ale Lolos" diye karşıladı. Çalışmaları uzadıkça Graham Bell, sevgilisinin adını daha da kısalttı ve öne iki heceli bir ad buldu. Bu kısa ad "Alo" idi. Allessandra Lolita Oswaldo, geliştirip, tüm kente yaymaya çalıştığı telefondan başka birşey düşünmeyen sevgilisinin bitmek tükenmek bilmeyen deneylerinden rahatsız olmaya başlayınca Graham Bell'i telefonuyla başbaşa bırakıp onu terketti.Yaşlı Bell, sevgilisinin birgün onu arayacağı umuduyla telefonun başından ayrılmadı. Kentte çekilen telefon hatlarının sayısı da giderek artmaya başlamıştı. Graham Bell'i artık başka kişiler de arıyordu. Fakat o, telefonun her çalışında kendisini sevgilisinin aradığını sanarak telefonunu "Alo" diyerek açıyor ve artık herkes "Alo" diyordu. O günlerde hemen herkes telefonu açtıklarında Alexander Graham Bell'in anısına saygı olarak "Alo" demeye başladı. Bugün tümümüzün kullandığı "Alo" sözcüğü işte o günlerden günümüze uzanmaktadır.

40 Altın Kural

1- Ucuz araba kullan ama, alabilecegin en guzel evi al.
2- Adam gibi uc fikra ogren.
3- Sevinclerini sakin erteleme.
4- Esini cok iyi sec. Cunku bu secim mutlulugunun veya bedbahliginin %90'ini olusturur.
5- Hergun 30 Dakika yuruyus yap.
6- Her yemekten once sukret.
7- Bir arkadasina sirrini aciklamadan once iki kere dusun.
8- Maas cekini imzalayan kisileri asla elestirme.
9- Kaybedecek seyleri olmayan insanlardan kork.
10- Gozunun onunde hep guzel seyler bulundur.
11- Cocuklarin, adet kelimesini duyduklarinda seni hatirlayacak sekilde yasa.
12- Dinine ait kitabi tam anlamiyla okumak icin kendine bir yil sure tani.
13- Kendini ve baskalarini affetmesini bil.
14- Ilkyardimi ogren.
15- Biri seni kucakladiginda ilk birakan sen olma.
16- Hergun 6 bardak suyunu icmeyi unutma.
17- Seni seven insanlari koru.
18- Zor da olsa ailenle tatil yapmak icin herseyi dene. Bu tatildeki anlar, hayatinin en degerli anlarindan biri olacak.
19- Kendine yapilmasini istemedigin hicbirseyi baskalarina yapma.
20- Basariya, ic huzura kavustugun, saglikli oldugun ve sevildigin zamani degerlendir.
21- Iyi ve basarili bir evliligin iki seye bagli oldugunu unutma :
a) Dogru insani bulmak
b) Dogru insan olmak.
22- Ebeveynlerini, esini ve cocuklarini elestirmek istedigin zaman dilini isir.
23- Sevimsiz olmayacak sekilde ayri fikirde olmayi ogren.
24- Cesaretli ol, hayatina geri baktiginda yaptiklarin icin degil yapmadiklarin icin uzuleceksin.
25- Cok mukemmel buldugun bir fikri baskasinin engellemesine izin verme.
26- Keyifsizliklerini aciga vurma.
27- Nasil bir duygu oldugunu ogrenmek icin 24 saat kimseyi ve birseyi elestirme.
28- Evliligini guzellestirmek icin hergun birseyler yap.
29- Iyilik dolu bir sozu ve iyiligin etkisini asla kucumseme.
30- Cocuklarin hakkinda baskalarina iyi birseyler soylerken, birak onlar da duysun.
31- Guc, sahip oldugun mallarla ilgili degildir. Unutma !!!
32- Cocuklarini anlamaya calis, yargilamaya degil.
33- Kalem ve not defterini daima yaninda tasi.
34- Zaman ve kelimeleri bosyere harcama, ikiside cok degerli.
35- Insanlarin yaptiklari olumsuz seyleri degil, ileride yapacaklarini dusun.
36- Senden az ya da cok parasi olanlarla, paran hakkinda konusma.
37- Birseyi elde etmek cok caba sarfettiysen, tadini cikarmak icin zaman ayir.
38- Birisinin kahramani ol.
39- Neyi ve kimi destekledigini insanlara soyle.
40- Sadece ask icin evlen.

Bunları biliyor musunuz?

•kendi dirsegini yalamanin imkansiz oldugunu ?
•ordegin vakvaklamasinin yanki yaratmadigini ve bunu kimsenin aciklayamadigini?
•dunyadaki fotokopi makinelerinde meydana gelen arizalarin %23 unun, makinenin ustune oturup kendi popolarinin fotokopisini cekmek isteyen insanlar sayesinde meydana geldigini?
•yasamin boyunca uyku sirasinda yaklasik 70 bocek ve 10 orumcek yiyecegini?( Mmmmh!!:)
•drarin zifiri karanlikta parladigini?
•eger cok siddetli hapsirirsan, kaburgalarindan birini kirabilecegini?
•Hapsirmayi engellemeye calisirsan,basindaki veya boynundaki damarlardan birinin yirtilabilecegini ve olebilecegini?
•hapsirdigin sirada gozlerini acik tutmaya calisirsan, yerlerinden firlayabileceklerini?
•domuzlarin vucut yapilarindan dolayi hicbir zaman baslarini yukari kaldirip gokyuzune bakamadiklarini?
•dunya nufusunun %50 sinin hic telefonla konusmadigini?
•farelerin ve atlarin kusamadiklarini?
•1 saat sureyle kulaklikla birsey dinlemenin kulaktaki bakteri sayisini %700 arttirdigini?
•cakmagin kibritten once bulundugunu?
•parmak izleri gibi dil izlerinin de her insan icin benzersiz oldugunu?
•bu yaziyi okuyan insanlarin %75 inden fazlasinin, dirseklerini yalamaya calisacaklarini.

Reha Muhtar

Haber: Mahkumlar tünel kazarak kaçar...
R.M.: Mahkumlar kaçmak için mi tünel kazdilar?

Haber: Bir okul müdürü cinsel tacizle suçlanir...
R.M.: Sen benim sözümü bile kestigine göre kim bilir daha neler yapmissindir.

Haber: Harika Avci kürtaj yaptirmistir.
R.M.: Peki, bebek simdi nerede?

Alparslan Türkes'in cenaze töreninin oldugu gün sevgili Reha Muhtar Show Haber'de söyle konusur:
Cenaze töreninde sayilari on binin üzerinde yedi bin güvenlik görevlisi vardi.

Reha Muhtar karisini bogarak öldüren adami programina çikariyor. Ilk sözü:
-Efenim, basiniz sag olsun.

Reha Muhtar anlamakta bazen güçlük çeker:
-Dogustan kör oldugunuzu anladim da beyefendi, küçükken de gözleriniz görmüyor muydu onu soruyorum?

Reha Muhtar, canli yayinda serafettin Bey'le konusuyor.
-Sayin Serafettin Bey kardesim, siz orada var miydiniz, yok muydunuz, efenim?
-Yoktum.
-Yoktum Diyorsunuz.
-Yoktum diyorum.
-Bak Serafettin sana bir daha soruyorum. Var miydin, yok muydun?
-Valla billa yoktum.
Yemin etmenize gerek yok efendim, size inaniyoruz. Var miydin, yok muydun?
-Vardim efendim.
-Peki Serafettin, siz demin yoktum diyordun, simdi vardim diyorsunuz. Bu nasil is kardesim?
-Yoktum dedim inanmadiniz, ne yapayim?
-Ne yapacaginizi ben bilemem efendim. Orasini sen düsün. Var miydin, yok muydun?
-Hatirlamiyorum.
-Hatirlayiniz efendim. Bak bir filmimiz var sizinle ilgili. Onu birlikte izleyelim, sonra sana soracagim.
Araya söz konusu film giriyor. Bir muhabir kapiyi kirip Serafettin'in evine giriyor ve kibarca, gizli kamera ile çekim yapmak için izin istiyor. Serafettin Bey izin vermiyor tabii. Bunun üzerine kameraman dinlemiyor, çekimlerini yapip gidiyor.
Yine Reha Muhtar geliyor görüntüye:
-Filmimizi izlediniz, Serafettin Bey. Simdi ne diyorsunuz?
-Galiba varmisim.
-Galiba ile olmaz efendim, emin misiniz?
-Eminim.
-Öyleyse eminsiniz yani.
-Evet efendim, eminim.
-Serafettin Bey eminim diyorsunuz ama pek emin görünmüyorsunuz.
-Sayin Hamdi Bey iyi aksamlar efendim. Sizin adiniz Hamdi midir efendim?
-Evet Hamdi'dir, Reha Bey..
-Hamdi diyorsun.
-Hamdi diyorum çünkü nüfus kagidimda öyle yaziyor.
-Ben nüfus kagidinizi sormuyorum efendim. Sana soruyorum: Sizin sahte olmayan isminiz nedir?
-Hamdi.
-Nasil yaziliyor?
-He, a, me, de, i seklinde.
-Yani sahte olmayan isminiz Hamdi diyorsunuz. Peki sahte olan isminiz hangisi?
-Benim sahte olan bir ismim yok.
-Ama demin sahte olmayan ismim Hamdi dediniz. Demek ki, bir de sahte isminiz var. Size Yesil diyorlar efendim. Siz Yesil misiniz?
-Hayir Yesil degilim.
-Öyleyse size niye Yesil diyorlar?
-Bana Yesil demiyorlar. Hamdi diyorlar.
-Yani inkar ediyorsunuz. Sukut ikrardan gelir Hamdi.
-Ben sukut etmiyorum, konusuyorum ve Yesil degilim diyorum.
-Yesil degilim dediniz ama mosmor oldunuz. Bak simdi de kizariyorsun. Niye sarardin Hamdi?
-Sarardim çünkü ben Tanri'nin ogluyum. Her renge girerim.
-Ne oldu Hamdi Bey? Bir tuhaf konusuyorsunuz.
-Galiba delirdim. Bana bir doktor lütfen.
-Geçmis olsun, Hamdi Bey. Size acil sifalar diliyorum. Iyi aksamlar efendim.

Italya muhabiri Muhtar'a bildiriyor:
Italyanlar Fatih Terim'e kurtarici anlaminda
'Salvatore' diyorlar...
Yani O'na kurtarici diyorlar, öyle mi?
Evet. 'Salvatore' diyorlar...
... Ve Muhtar, her zaman anlama zorlugu çeken biz izleyicilere olayi açiklar:
Gördügünüz gibi sayin seyirciler... Italyanlar Fatih Terim'e kurtarici anlaminda 'Matador' diyorlar...

Muhtar cenaze haberi verir:
Sali günü kilinacak Cuma namazindan sonra defnedilecek cenaze...

Kiz tecavüze ugramistir. Muhtar kizin duygularini ögrenmek ister:
Ne yaptilar? O an nasil hissettiniz?

Dagcilar donmak üzereyken kurtarilmistir ve
Muhtar oldukça kisa bir soru sorar: Soguk muydu?

Muhtar, mazluma akil verir:
Peki siz sormadiniz mi sünnetçiye neden hepsini kestiniz diye?

Kadin biçaklanmistir. Muhtar canli yayinda gerçeklerin pesindedir:
Sizi öldürebildi mi efenim?

Bir yüzücü 350 tonluk bir gemiyi çekmistir.
Muhtar sorar: Nasil çekiyorsunuz gemiyi?
Inanç meselesi. Içinizde bunu hissetmeniz gerekir.
Neyi hissetmem gerekir?Gemiyi mi?

Allahtan Kadınım Dedirten Şeyler

1. Sigaradan sararmis biyiklarimiz yok...
2. Arabamizin yolda patlayan lastigini degistirmeyi bilmesek de
olur.
3. "Ya kalkmazsa?"
4. "Ya inerse?".. sizin de isiniz zor valla yaaa...
5. Pantolon giymek bizim için fizyolojik olarak en az etek kadar
rahattir.
6. Kisiligimiz kullandigimiz arabanin beygir gücü ile dogru
orantili olarak degismiyor.
7. Tuvalette sadece tavana degil, sagimiza solumuza herhangi bir
ölçme-biçme endisesi duymaksizin bakinabiliriz.
8. "Gerçek mi, rol mü yapiyor?"
9. "Damsiz Girilmez" bize bir sey ifade etmiyor...
10. Kirmizi isikta yanimizdaki arabanin bizden önce çikmasi ya da bir aracin bizi sollamasi hiçbir sey demek degildir.
11. Istedigimiz her yerde ve her kosulda ağlayabiliriz.
12. Bedensel hareketlerimiz vücudumuzdaki olasi kaslari
belirginlestirecek diye bir zorunlulugumuz yok...
13. Vücudumuzda kas olacak diye bir zorunlulugumuz da yok hatta..
14. Kas gücü gerektirecek isleri zevkle yapacak birileri her zaman vardir...
15. Dügme, sökük vs. dikmek özel bir beceri gerektirmiyor.
16. Dünya yerle bir olsa önce kadinlar ve çocuklar!
17. "Yoktan var edilen" yapay bedenlerimize tapinacak bir karsi cins varken, kozmetik ürünleri ve estetik cerrahinin olanaklarindan sonuna kadar yararlaniyoruz...
18. Asik oluyoruz... korkmadan.
19. Biraz göbek sevimli mi durur? .. hadi ordan!! siz hiç "kalçalarimdaki yaglar beni çekici gösteriyor" diyen bir kadin gördünüz mü? Asla dis görünüsümüzle ilgili yalan telkinlerle kendimizi kandirmaya çalismayiz.. Rejim gerekiyorsa rejim... alla alla...
20. Tecavüze ugradigimizda cinsel tercihimizi degistirmek zorunda degiliz...
21. Duygusal saçmaliklar adina kredi sahibiyiz... çiçek ve çikolata istiyoruz....
22. Evde, banyoda, kil- tüy dökmeyiz...
23. Dokundugumuz bedenin herhangi bir kismindan silikonlar fiskirma korkusu duymayiz... genelde tabi!
24. Sünnet olmayız
25. Meslek grubunda "ev kadini" diye kebap bir seçenek var... 26. Birinden hoslansak da "ilk adim atma kabusu"ndan muafiz...
27. Evet, gelinlik 200.- $, smokin ise 100.-$.. ve her ikisini de
sevgili damat ödüyor...
28. "3 dubleden sonra fecii sarhos olurum" diyebiliriz rahatlikla...
29. "Çirkin" kadin yoktur.
30. 50 yasindan önce hiçbir erkege seks için para ödemek zorunda degiliz.
31. 31 sayisi da sadece digerleri gibi bir sayi...
32. Kisa boy mu? E topuklu ayakkabilar ne güne duruyor ki?
33. Yasimiz ne olursa olsun bir uçan balon tasiyabilir, pamuk
helva ve elma sekeri de yiyebiliriz.
34. Her sabah tras olmak zorunda degiliz.
35. Bir gece hos bir rüya görsek ertesi sabah pijamamizi kirliye
atmamiz gerekmez.
36. Genellikle istedigimizi almamiz için söylememiz yeterlidir....
37. Bazen istemedigimizi söyleyerek de aliriz.
38. Blue-jean'lerimizin muhtelif kisimlari diger taraflarina göre
dengesiz biçimde beyazlamaz... ya da sararmaz...
39. Kizdigimizda birbirimizin anneleri, kizkardesleri, ebeleri,
dayilari ya da sülalesine dair cinsel taleplerimiz olmaz...
40. Ayakta kalmak(?) için 1,5 kaymakli künefe yememiz gerekmiyor...
41. Bebeklik albümlerimiz sirtüstü çirilçiplak resimlerimizle dolu
degil...
42. "Hadi amcalara göster.." seklinde rezil bir çocukluk animiz da hiç olmayacak...
43. Uçan tekmelerle birbirimizin agzini yüzünü kirdigimiz sporlar
yapmiyoruz...
44. Fiziksel güç iddiamiz yok ama grip olunca da ölümcül birhastaliga yakalanmis gibi iptal olmuyoruz...
45. Silah... hiç iki kizin silahla oynarken birbirini vurdugunu duydunuz mu?
46. Horlamiyoruz....
47. Az bildigimiz bir seyi çok anlatabiliriz.
48. Birbirimize, beklenmedik yikici sonuçlar dogurabilecek, esek
sakalari yapma adetimiz yoktur.
49. Canimizin çektigi yemegi pisirir, kötü de olsa herkese yedirebiliriz.
50. Kerizi parasindan ayirmada Allah vergisi bir yetenegimiz vardir.
51. Sigaramizi yakacak birileri hep vardir...
52. Evde bozulan bir aleti, onarmaya çalisip bir daha
kullanilamayacak hale getirmek yerine tamirci çagirmak rasyonalitesine sahibiz
53. Tükürmeyiz...
54. Giysilerimizden o gün ögle yemeginde ne yedigimiz anlasilmaz.
55. Harika alyansimiz asla killarin arasinda kaybolmaz.
56. Estetik sanatlarin %90'i kadindan esinlenmistir.
57. Ayaklarimiz kokmuyor.
58. "Erkek sözü" gibi ikna etmeye yönelik sifatlar yaratmadik
hiç...Yoksa verilen sözlerin tutulmamasi gibi bir sorun mu var?
59. Övgü ve komplimanlar sadece ruhumuzu oksar geçer, ikna
etmeye yetmez... ya gururu oksanan bir erkek neyi reddeder ki? 60. Çapkinliklarimizin ardindan giysilerimizde, biz istemedikçe
(mesela Monica L. istemisti!), deliller (ruj lekesi, sari saç teli vs.)
bulunmasi ihtimali yok...
61. Toplum içinde organ düzeltme stresi..
62. Cep telefonumuzun sesi popomuzdan gelmez.
63. En sevmedigimiz insanlara bile, öyle gerekiyorsa eger, yeterince dayanabiliriz.
64. Sevisirken sirtimiz yere gelse de bu kazananin karsi taraf
oldugu anlamina gelmez.
65. "Anneme gidiyorum" diyerek kapiyi çarpmak bize yakisan
bir ayricalik...
66. Saçimizi boyayabiliriz... 20 yasinda bile...
67. Çiglik atabiliyoruz... sevinince, üzülünce, korkunca...
68. Aradigimiz adresi, kaybolmadan önce sormayi düsünebiliyoruz...
69. Uzaga iseme, uzaga tükürme, yüksek sesle gegirme vb. karizma krikolarimiz yok....
70. Askere gitmiyoruz..
71. Annelik duygusu... apayridir...
72. Sevgilimize, agabey ya da babamiza ait gömlek, kazak,
mont, T-shirt'leri giyebiliyoruz.
73. Bale, dans, ritmik jimnastik, buz pateni vb. ugraslar edinmemiz cinsel tercihimiz hakkinda tartisma yaratmaz....
74. Hayatimizin hiçbir döneminde kravat takmak zorunda
degiliz...
75. Mücevherler bizim...
76. Yagmurda semsiyesiz kalmayiz.
77. Belli dönemlerimiz, cinayet bile islesek hafifletici
neden kabul edilir.
78. "Bosanmak istersek" tek celsede bosaniriz.
79. "Bosanmak istemezsek" zengin bir dul oluruz.
80. Bir gün önce çikardigimiz çoraplarimizi evin alti üstüne gelmeden, üstelik de kimselere sormadan bulabiliyoruz.
81. Kol saatimizin ayni zamanda hesap makinesi, takometre, barometre, termometre ve radyo olmasi gerekmiyor. 82. Playboy Late Night, kirmizi nokta, Tutti Frutti vb. yüzünden
uykusuz geceler geçirmiyoruz.
83. Özel günleri parmagimiza kirmizi iplik baglamadan da hatirlayabiliyoruz..
84. "Kaaaave.."ye gitmiyoruz.
85. Trafik polisinin alkol vs. çevirmelerinden muafiz...
86. Istemezsek hesap ödemeyebiliriz.
87. Yürürken ceplerimizden bozuk para, anahtar, çakmak vs.
sesleri gelmez...
88. Gece eve birakiliriz...
89. Bulasik makinesi karmasik bir dünyadisi mekanizma
degildir...
90. Geceyarisi yataktan sivisip, buzdolabinin isiginda zeytinyagli
dolma, börek ve "hain köfte" yemiyoruz...
91. Ortaliktaki alakasiz her türlü nesne ve sözcükten cinsel çagrisimlar çikarip günün 14 saatini seks düsünerek geçirmeyiz...
92. Kel olmuyoruz...
93. Toplu tasima araçlarinda nadiren ayakta kaliriz.
94. Futbol mu? Bizim tuttugumuz takim genelde kaybetmez...
95. Her basarili erkegin arkasinda bir kadin vardir...
96. Berberde kimse yüzümüzü 800 kolonya ile ovusturarak
gözlerimizi yuvalarindan ugratmiyor.
97. Bizim berberlerin koltuga yaslanmasi ya da üzerimize abanmasi da gerekmiyor...
98. Para cüzdanimiz bir süre sonra kavisli yuvarlak hatli bir
sekil almiyor.
99. Pantolon almaya çikip eve uçak maketi, uzaktan kumandali araba, mini langirt masasi vb. emtia ile dönmüyoruz.
100. Eh... bir de Brad Pitt hak ettik artik

Allahtan Erkeğim Dedirten 100 şey

1.Pamela Anderson.
2.Filmlerdeki çıplaklık sahnelerinin yıldızları genelde dişidir.
3.Bes günlük bir tatil için minik bir çanta yeterlidir.
4.Spor karsilasmalari.
5.Telefon konusmalariniz maksimum 30 saniyedir.
6.Arkadaslarinizin seks hayatini gözlemlemeniz gerekmez.
7.Tüm konservelerinizi siz açarsiniz.
8.Tuvalet ihtiyacinizi kadinlardan %80 daha hizli ve pratik giderirsiniz.
9.Eski arkadaslariniz kilo almis yada vermis olusunuzla ilgilenmezler.
10.Kuaförde saatler harcamazsiniz.
11.Disilerden %98 daha hizli zap yaparsiniz.
12.Pembe dizilerle zaman kaybetmezsiniz.
13.Poponuz işe alınmanizda asla bir kriter degildir.
14.Tüm orgazmlariniz gerçektir.
15.Tecavüzcüler sizle ilgilenmez.
16.Her yere yaninizda gereksiz seylerle dolu bir çanta götürmek zorunda
kalmazsiniz.
17.Yaslanirsaniz Viagra kullanirsiniz.
18.Tuvalete yardimci bir grup arkadasiniz olmadan gidebilirsiniz.
19.Soyadiniz oldugu gibi kalir.
20.Bir otel yatagini toplanmamis bir sekilde birakabilirsiniz.
21.Kendi yemeginizi öldürebilirsiniz
22.Düsüncesizlikleriniz için ekstra kredi sahibisinizdir.
23.Hiç kimse sizi (onu) yutarken hayal etmez.
24.Tuvaleti silmek zorunda degilsinizdir.
25.10 dakikada tras olup, dus alip hazirlanabilirsiniz.
26.Kendinizi tatmin
etmek için yardimci bir titresimli faktöre ihtiyaç duymazsiniz.
27.Bayan patronlara karsi avantajlisinizdir.
28.Ne kadar çirkin olursaniz olun sizden hoslanan bir karsi cins bulunur.
(bkz. Quassimodo)
29.Dügün planlariyla ilgilenmezsiniz.
30.Biri sizi bir yere davet etmeyi unutursa hala arkadasiniz olabilir.
31.Bir partide sizin kiyafetinizin aynini giyen biriyle tanisirsaniz onunla
hayat boyu arkadas olabilirsiniz.
32.Iç çamasirlariniz pazarda 500.000TLdir.
33.Bilimum güzellik yarismalari.
34.Sizin emrinizde çalisan insanlardan hiçbiri sizi aglatma gücüne sahip
degildir.
35.Boynunuzun altinda kalan hiçbir vücut bölgesini tiras etmezsiniz.
36.Her aksam killi poponun birine arkanizi dönmek zorunda degilsinizdir.
37.Otuz dört yasinda ve hala bekarsaniz kimsenin umurunda olmaz.
38.Adinizi kara sidikle yazabilirsiniz.
39."Uzaga iseme" yarismalarinda tartismasiz bir üstünlük saglarsiniz.
40.Çukulata sadece bir çesit tatlidir, kaçilmasi gereken bir güzel sey degil.
41.Cumhurbaskani olabilirsiniz.
42.Yolcu koltugunda da yolculuklardan zevk alabilirsiziniz.
43.Çiçekler her seyin anahtari, her sorunun çözümüdür.
44.Diger insanlarin duygularina çok önem vermeniz sizden beklenmez.
45.Çalisma saatlerinizin %90'ini seksi düsünerek geçirebilir ve tam verim alabilirsiniz.
46.Islanacaginiz bir ortama beyaz bir t-shirt ile gidebilirsiniz.
47.Üzerinde "Hâ$$îktir ordan!" yazan bir t-shirt giyebilirsiniz.
48.Üç çift ayakkabi yeter de artar bile.
49.Araba tamircisine kolayca gidebilir ve hatta orada muz bile
yiyebilirsiniz. Basiniza bir sey gelmez.
50.Istedginizi söylersiniz ve insanlarin sizin hakkinizdaki düsüncelerini takmazsiniz.
51.Leonardo DiCaprio'nun hoslanilacak biri bile olmadigini daha kolay anlarsiniz.
52.Arkanizdan fazla kisi konusmaz; konussa bile aldirmazsiniz.
53.Sicak bir günde gömleginizi çikartabilirsiniz.
54.Yanliz yasiyorsaniz annenizin sizi ziyaret etmesi arifesi hariç evinizi
asla toplamayabilirsiniz.
55.Tüm tamirciler size gerçegi söyler, doru fiyati teklif eder ve pazarliga
daha açiktirlar.
56.En yakin arkadasinizla saatlerce oturup "Benden hoslaniyor olmali"
seklinde düsünmeden maç seyredebilirsiniz.
57.Sevgilinizin sizden ayrilmaya çalistigini ima ettigi cümleleri asla
yanlis anlamazsiniz.
59.Ruhsal durumunuz çok zor degisir.
60.Dünyaniz isediginiz yerdir.
61.Mekanik aletleri diger cinsten daha kolay kullanir, onlari yönetirsiniz.
62.Arkadasinizin yeni saç biçiminizi fark etmesi sizi pek ilgilendirmez.
63.Clint Eastwood'a hayran oldugunuzda için ona benzemek istemezsiniz ya da
benzemek için kilo verme geregi duymazsiniz.
64.Asla bir önceki benzin istasyonunun çalisanlarini begenmediginiz için
digerine 20 km yol almazsiniz.
65.Bir içecek sisesini açmanin en az 20 farkli yolunu bilirsiniz.
66.Ne giyerseniz giyin, bacaklarinizi farkli yönlere sonuna kadar açarak
oturabilirsiniz.
67.Ayni is . . . Fazla maas.
68.Gri saç ve kirisikliklar karizma katar.
69.Gelinlik - 200$, frak kirasi - 100$
70.Bir atista 400 milyon sperm ile 15 denemede dünya nüfusunu ikiye
katlayabilirsiniz - en azindan teorik olarak.
71.Diger insanlarin yemeklerine ve tatlilarina ilgi duymazsiniz.
72.Uzaktan kumanda sadece ve sadece sizindir.
73.Siz insanlarla konusurken asla gögüslerinize bakmazlar.
74.Eurosport'da ki birbirinden ilginç motor sporlari.
75.Formula 1.
76.Bir arkadasiniza hediye götürme geregi duymadan da ugrayabilirsiniz.
77.Bekarliga veda partileri kina eglencelerinden kat kat iyidir.
78.Annenizle normal ve saglikli bir iliskiniz vardir.
79.Erkek çocuklar aileler tarafindan -genelde- daha çok sevilirler.
79.Kolayca prezervatif alabilirsiniz. (Eczaci sizi çiplak olarak hayal etmez)
80.Banyoya gidip makyaj tazelemenize gerek yoktur.
81.Makyaj yapmaniza gerek yoktur!
82.Eger bir arkadasinizi arayacagim deyip aramazsaniz o arkadaslariniza sizin degistiginizi söylemez.
83.Bir gün uyandiginizda pis, yasli bir adam oldugunuzu fark edeceksiniz.
84.Muayyen gunleriniz olmadigi icin istediginiz zaman rahatlikla denize girebilirsiniz.
85.Ev hayvaniniz varsa onun yemek ve tuvaletiyle ilgilenmeyebilir, ama onunla oynayabilirsiniz.
86.Her durumu "$îKtir et" diyerek rasyonalize edebilirsiniz.
87.Prenses Di'nin ölümü sizin için sadece baska bir ölüm ilanidir.
88.Gegirmek normal bir seydir. Bunun zevkine varabilir ve hatta iyi
gegiriyorsaniz bu olay arkadaslariniz tarafindan saygi ile karsilanabilir.
89.Ruhsal durumunuz yüzünden seksüel bir sansi kaçirmazsiniz.
90.Steven Seagal gibi büyük bir sahsi yakindan anlayabilir, ona hayranlik duyabilirsiniz.
91.Normal disi bir durum hariç estetik ameliyata ihtiyaç duymazsiniz.
92.Mekanik bir dalgamatik çalismadiginda onu yumruklayip firlatabilir, bundan zevk alabilirsiniz.
93.Yeni ayakkabilar yüzünden büyük acilar çekmezsiniz.
94.Porno filmler tam sizin istediginiz gibi tasarlanmistir.
95.Herkesin doğum günü yada yilbaslarini hatirlamak zorunda degilsinizdir.
96.Birinden nefret etmek onunla seksüel bir yakinliginizin olmasini engellemez.
97.Arkadaslariniz asla size "Ee, degisik bir sey fark ettin mi" teklinde tuzaklar kurmazlar.
98.Internet ve olanaklari.
99.Cinsel organiınızla gurur duyabilir, ona isimler takabilirsiniz. Yaratici degilseniz "Osman" diyebilirsiniz.
100.Pamela Anderson

Ehliyet Sınavı

Aşağıda ehliyet sınavlarında bugüne kadar sorulmuş en ilginç soruları bulacaksınız. Maalesef tüm sorular gerçektir. Bakın da gülün ağlanacak halimize.
Kaynak: Sürücü Kursu Eğitim Rehberi, Derya Dağıtım A.Ş.

1 - Aşağıdaki işlemlerden hangisi ilkyardımdır?
a) Yaralanan kişiyi dövmek
b) İtfaiye çağırmak
c) Komşuları yardıma çağırmak
d) Kanamayı durdurmak

2 - İlkyardım çantası aracın neresinde bulunmalıdır?
a) Arka sağ tekerin içinde
b) Aracın içinde arka sağ tarafta.
c) Motor kaputu içerisinde
d) Ön torpido gözünde

3 - Shock pozisyonu aşağıdakilerden hangisidir?
a) Sırt üstü yatış, ayaklar biraz yukarıda, üstü örtülü
b) Sandalyede oturma, kolları yukarı kaldırma
c) Diz üstü oturarak kafa sallama
d) Masanın üzerine çıkıp kitap okuma

4 - Derin yanıklara olay yerinde aşağıdakilerden hangisi uygulanır?
a) Baş ağrısı hapı
b) Mantar merhemi
c) Şampuan
d) Soğuk su-buz

5 - Güneş çarpması sonucunda hastaya aşağıdakilerden hangisi uygulanır?
a) Günes çarpınca denize atılır.
b) Bele kadar kuma gömülür
c) Vücut sıcaklığı yavaşca düşürülür
d) Kendi kendine iyilişmesi beklenir

6 - Donma sonucu uyku durumunda olan kimseye aşağıdakilerden hangisi uygulanır?
a) Uyumaması sağlanır
b) Yatağa yatırılır ve uyuması beklenir
c) Beraber uykuya yatılır
d) Hiçbiri?

7 - Burun kanaması olan bir kazazadeye asağıdakilerden hangisi yapılır?
a) Saçları yolunur
b) Saçlarına masaj yapılır
c) Sıcak küvet içine oturtulur
d) Buruna tampon konulur

8 - Bilinci kaybolmus kazazedenin soluk yolunun tıkanmaması için aşağıdakilerden hangi pozisyon verilir?
a) Amuda kalkacak şekilde
b) Sırt üstü yatacak şekilde
c) Sırtustu yatırılır
d) Sabit yan pozisyona alınır

9 - Açık karın yaralanmalarında organlar dışarı sarkmışsa ne yapılır?
a) Dışarıdaki organlar poşet içerisine konur
b) Organlar yara üzerine toplanarak ıslak bezle örtülür
c) Dışarıya çıkan organlar kesilir
d) Hiç dokunulmaz

10 - Sıcak vurması sonucu bayılan kimseye aşağıdakilerden hangisi önce uygulanmalıdır?
a) Derhal kuvvet içerisine yatırılmalıdır
b) İlac içirilmelidir
c) Fıkra anlatılmalıdır
d) Serin bir yerde sock pozisyonuna alınır

11 - Solunum zorluğu olan kişiye ilk iş olarak ne yapılır?
a) Başı okşanır
b) Ağız boşluğu temizlenir, sonra baş arkaya bükülür
c) Ağzı kapatılır, hastaneye nakledilir.
d) Yapay diş takılır

12 - Yanık yarası olan bir kazazedenin yarası üzerine asağıdakilerden hangisi uygulanır?
a) Saç jolesi sürülür
b) Yoğurt sürülür
c) Zeytinyağı sürülür
d) Temiz, ıslak bez örtülebilir

13 - Kırıklar neden tespit edilmelidir?
a) Kazazedenin rahat kahvaltı yapması için
b) Kazazedenin rahat uyuması için
c) Kırık kemik uçlarının komşu organlara batarak büyük yara açmaması için
d) Kırığın tespitinin önemi yoktur.

14 - Aşağıdaki vakalardan hangisinde yaralı yan yatış pozisyonuna alınır?
a) Boğulan kişilerde göğüs kemiği kırık olan yaralılar
b) Önemli değil
c) Egzost gazı ile zehirlenenler
d) Karnından yaralanmış olanlar

15 - İki ayağı olmayan sürücü adayı ortopedi hekiminin vereceği karara göre hangi sınıf sürücü belgesi alabilir?
a) Böyle şey olmaz
b) A sınıfı alabilir
c) E sınıfı alabilir
d) H sınıfı belgesi alabilir

16 - İlkyardım çantası ile ilgili olarak asağıdakilerden hangisi doğrudur?
a) Yayalarda ilkyardım çantası bulunur
b) Deniz araçlarında ilkyardım çantası bulunur ve uygulanmaz
c) Herhangi bir trafik kazasında kullanmak için bulundurulur
d) İnsan hayatının önemi yoktur

17 - Yanık yarası olan bir kazazedenin yarası üzerine aşağıdakilerden hangisi uygulanır?
a) Tuzlu su dökülür
b) Ayran sürülür
c) Salça içirilir
d) Temiz ıslak bez örtülür

18 - Omurga yaralanması olan kazazede oturtulursa ne olur?
a) Vücut sıcaklığı artar
b) Yara mikrop kapar
c) Felç olur
d) Saçları dökülür

19 - İlaçla henüz intihar ettiği farkedilen kimseye ne yapılır?
a) Küstürülür
b) Su içirilir
c) Asit içirilir
d) Denize götürülür